Etiket: Divan Edebiyatı Şairleri

CİNANİ

(7-1595) Dîvan ve mesnevi şâiri. Bursalı’dır. Asıl adı Mustafa’dır. Medrese Öğrenimi görmüş, devlet memurluğu, kâtiplik, ka­dılık ve müderrislik yapmıştır. Hikâye anlatması ile meşhur olduğu için Sultan III, Murad’ın musahibi olmuştur. Türkçe’­nin yanısıra Arapça ve Farsça da bilir. Âlim bir zâttır. Şiirin yanısıra hat sanatı ile de uğraşan Cinani tarih, kasî-de ve gazel türünde şiirler, mesneviler […]...

CEM SULTAN

Divan şâiri. Edirne’de doğdu. Fatih Sultan Mehmed’in oğ­ludur. Özel eğitim ve öğretim gördü. 1474’te Karaman eyâ­leti valisi oldu. Fatih Sultan Mehmed ölünce yerine geçen kardeşi II. Bayezİd’İn sultanlığını kabul etmeyerek ayaklan-l di. Yapılan savaşı kaybedince Mısır’a (1481), oradan da Ro­dos Şövalyeleri’ne sığınarak italya’ya gitti (1482). Fransa ve İtalya’da geçen onüç senelik acılarla dolu hayattan sonra […]...

HAMİDİ-ZADE CELİLİ

(XVI’ıncı asır) Dîvan ve mesnevi şâiri. Asıl adı Abdülcelil’dir. Babası iran’dan göçerek Bursa’ya yerleşen ve Acem lakabı ile tanı­nan Hamîdî’dır. Bursa’da doğdu. Medrese tahsili gördü. Ga­rip davranışları olduğu, ömrünün son yıllarında şuurunu kaybettiği tezkirelerde kayıtlıdır. Münzevî bir hayat yaşa­mış, Sultan II. Selim devrinde ölmüştür. Kaynaklar onun hamse yazdığını, Iran edebiyatından ter­cüme yaptığını yazarlar. Eserleri:  Dîvan […]...

CAFER ÇELEBİ

Dîvan ve mesnevî şâiri, yazar. Amasya’da doğdu. I. Selim devrinde nişancı ve kazasker oldu. Şah İsmail’in esir edilen karısı Taçlı Manim ile evlendirildi. Seferden İstanbul’a dön­düklerinde, Yeniçeriler’in Amasya’daki ayaklanmasında parmağı olduğu gerekçesi İle îdam edildi. Kabri Balat’tadır. Gerek nesir ve gerekse nazımda ustadır. Dîvanı, Münşe-ât’t, Heves-nâme ve Fetih-nâme-i İstanbul isimli eserleri vardır. Heves-nâme İstanbul’un meşhur […]...

AHMET SİNAN BEHİŞTİ

Mesnevi şâiri. Doğum ve ölüm tarihleri kesinlikle bilin­mez. XV’inci yüzyılda İstanbul’da yaşadığı, Sultan II. Baye-zid’in himayesinde sarayda yetişerek, sancak beyiliğine ge­tirildiği tahmin ediliyor. Bir süre gözden düşmüş, sarayı terketmiş, Herat’a, Sultan Hüseyin Baykara’nın yanına gitmiş­tir. Burada meşhur şâir Ali Şîr Nevâi ve Molla Câmîı ile ta­nışmıştır. Hüseyin Baykara’nın ricası ile II. Bayezid affet­miş ve liva […]...

BEDR-İ DİLŞAT

(1405-?) Mesnevi şâiri. Sultan II. Murad devrinde Anadolu’da ya­şamıştır. Hayâtı hakkında bilgi yoktur. Sultan Murad’a sun­duğu Murad-nâme İsimli eserinden onun devrinin ilimlerini Öğrendiği, çeşitli güzel sanatlara aşina olduğu anlaşılmaktatadır. Murad-nâme 51 bölümden meydana gelen ansiklopedik bir mesnevîdir. Eserin elyazması bir nüshasının varlığı bilin­mektedir....

BAKİ

 (1526-1600) Dîvan şâiri. İstanbul’da doğdu. Asıl adt Mahmud Abdül-bâkî’dir. İyi bir medrese eğitimi gördü. Daha öğrencilik yıl­larında şâir olarak kabut edildi. Başta Kanunî Sultan Süley­man olmak üzere devrinde yaşadığı dört pâdişâh tarafından korunmuş, rahat bir hayât sürmüştür. Meslek hayatına mü­derris olarak başladı; dâima yükselerek Mekke, Medine (1576-1582) ve İstanbul (1584) gibi illerde yüksek kadılık mev­kilerinde […]...

DARENDELİ BAKAYİ

(?-1785) Mesnevi şâiri. Darende’de doğduğu tahmin edilir. Hayatı hakkında geniş bilgi yoktur. Abdî Paşa’nın iç ağalarından olduğu biliniyor. XI-XII’incı asırlarda, Anadolu’nun fethi sırasında yaratıl-mtş olan dinî-destânî menkıbelerden olan ve Türkler tarafın­dan meydana getirilen Battal Gâzî Destanı, halkımız arasın­da sözlü olarak yüzyıllarca yaşadıktan sonra, Bakâyî tara­fından XVIII’inci asırda manzum olarak yazılmıştır. Bakâyî’-nin mensur eserleri de vardır. […]...

BAKAYİ

(?-1594) Dîvan ve mesnevî şâiri. İznik’te doğdu. Babasının mesle­ğinden dolayı Macuncu-zâde de derler. Medrese Öğrenimi yaptı. Müderrislik ve kadılık görevlerinde bulunmuştur. Sul­tan III. Murad’ın yakınlarından idi. Eserleri: 1. Dîvan (Yazma halindedir). 2. Gül-ü Bülbül {Mesnevî, yazılış tarihi 1565-1572?), 3. Şâh ve Şemâyil Bânu (Mesnevi)....

BAHTİ (SULTAN AHMET)

(1589-1617) Dîvan şâiri. Sultan III. Mehmed’in oğludur, iyi bir eğitim gördü. Küçük yaşlarda şiire ilgi duydu. Bahtî mahlasını kutlanan I. Ahmed Türkçe ve Farsça şiirler yazdı. Bâzı gazellerinde tabiata dönük, canlı teşbih ve istiareler, yeni söyleyişler vardır. Üslûbu sâdedir. Divan’ı yazma halindedir. Şiirlerine pek çok nazîre yazıl­mıştır. Ahmed isimli bir şâir de onun pek çok […]...

AZİZ (ALİ) EFENDİ

(?-1798) Şâir, yazar. Girit’te doğdu. Girit Defterdarı Mehmed Efendi’nin oğlu. Babasından kalan serveti bitirdikten sonra İs­tanbul’a gelerek devlet hizmetine girdi. Daha sonra elçilik görevi ile Prusya’ya gönderildi (1796). Berlin’de öldü. Berlin Müslüman MezarhgYna gömüldü. Eserleri baştan sona kadar tasavvuf sembolleri ile dolu­dur. Felsefe, astronomi, büyü, fal v, şeylere meraklıdır. Muhayyelât adlı eserindeki kahramanları da bu […]...

İBRAHİM ÇELEBİ (AZERİ)

(?-1585) Divan ve mesnevi şairi. İstanbul’da doğdu. Kazasker Mualtimzâde Ahmed Efendi’nin oğludur. Ebussuud Efendi’-nin tatebesidir. Çeşitli yerlerde kadılık yaptı. Hama sancağı kadısı iken öldü. Dîvan tarzında yazılmış şiirlerinde Fuzuli’nin etkisi görü­lür. Ününü Nizami’nin Mahzenü’l-esrâr adlı eserine nazire olarak yazdığı, 20 hikayelik Nakş-ı Hayâl mesnevisi ile yap­mıştır....

YENİŞEHİRLİ AVNİ

Dîvan şâiri. Bugün Yunanistan’da bulunan Yenişehir’de doğdu. Asıl adı Hüseyin’dir. Özel öğrenim gördü. Kâtiplik, mahkeme üyeliği yaptı. İstanbul’da öldü. Eyüp Bahariye Dergâhı Mezarlığı’na gömüldü. Türk edebiyatının Batt’ya açıldığı dönemde, XIX’uncu Avnî Yenişehirli asırda, Dîvan şiiri tarzını başarıyla devam ettiren büyük bir şâirdir. Ziya Paşa ve Nâmık Kemâl gibi Tanzimat şâirleri ta­rafından da üstad sayılmıştı. Şiirlerinde […]...

AVNİ

Divan şairi. Edirne’de doğdu. Çok iyi eğitim gördü. 1451’de Osmanlı Sultanı oldu. Anado­lu’nun siyasi birliğini sağlamaya çalıştı. İstanbul’u fethetti. Büyük devlet adamıdır. İlim ve sanatlarda geniş bilgi sahibi idi. Arapça, Farsça, İtalyanca, Lâtince, Rumca, Slavca da dâhil olmak üzere dokuz dil bildiği söylenir. Gebze’de öl­müştür. Türbesi İstanbul’da kendi adıyla anılan camiin için­dedir. Fat’h serbest düşünceli, […]...

NEVİ-ZADE ATAYİ

NEV’Î-ZÂDE ÂTÂYΠ (1583- 10.1.1635)  40 Dîvan ve mesnevi şâiri. İstanbul’da doğdu. Babası, XVI’-ıncı asrın âlim ve şâirlerinden olan Nev’î’dir. Asıl adı Atâul-lah’tır. Başta babası olmak üzere devrinin ileri gelen bilgin­lerinden ders alarak medreseyi bitirdi (1603). Müderris oldu (1605). Rumeli illerinde kadılık yaptı. Usküp kadısı iken azle­dilince (1634) İstanbul’a döndü ve bir yıl sonra Öldü, Şeyh Vefa […]...

ATAYİ

(?-1437) Dîvan şâiri. Asıl adı Ali Çelebi olan Atâyî, Yıldırım Baye-zid’in vezirlerinden Edirneli İvaz Paşa’nın oğludur. Hayâtı hakkında geniş bilgi yoktur. Şeyhî ile Ahmed Paşa arasında yetişen dîvan şâirlerinin en iyisidir. Şiirleri nazım tekniği açısından oldukça başarılı­dır. Sultan II. Murad’a sunduğu “güneş” redifli kasidesi çok meşhur olmuş ve Ahmed Paşa tarafından da tanzir edilmiş­tir. Duygulu […]...

AŞIK ÇELEBİ

(1520-1572) Şâir, yazar. Prizren’de doğdu. Asıl adı Pîr Mehmed’dir. İlim ve şiir ile uğraşan bir aile içinde büyüdü. Sürûrî, Ebus-suud Efendi vs. gibi devrin ileri gelen âlim ve sanatkârların­dan özel dersler aldı. Mahkeme kâtipliği ve çeşitli şehirler Arapça dinî ve tarihî tercümeleri vardır. Adını ebedîleşti-ren, şâirlerin hayat hikâyesi ve eserleri hakkında yazdığı tezkiresidir. Şiirlerinde Âşık […]...

AŞIK AHMET

Mesnevîşâirî. XV’inci asırda yaşamıştır. Sultan II. Murad’a sunduğu Câmiü’l-Ahbâr isimli mesnevisi 12293 beyittir. Aslı Doğu Türkçesi ile yazılmış olan bu eseri şâir, Anadolu Türk-çesi’ne çevirmiştir. Câmiü’l-Ahbâr büyük bir evliya tezkıresidir, (velîlerin biyografisini anlatır)....

AHDİ (Ahmed Çelebi)

AHDİ, (Ahmed Çelebi)  (7-1593) Tezkireci, şair. Bağdat’da doğmuştur. Mevlana Şemsed-din’in oğludur. Hayâtı hakkında fazla bilgi yoktur. Eserinde kendisinin verdiği bilgiye göre 1553 yılında İstanbul’a gel­miş, devrin âlim ve sanatkârlarıyla tanışmıştır. Tezkiresini Sultan II. Selim adına yazmıştır. Tezkiresinde Bağdat ve civarında, İran’da ve İstanbul’da yetişen Türk şairlerini tanıtmıştır. Ağır olmayan bir dili var­dır. Yaşadığı devirde gazelleri […]...

Abdi

Mesnevi şairi. XV’inci asırda yaşamıştır. Hayâtı hakkında bilgi yoktur. Camasb-nâme adlı eserini Farsça’dan tercüme ederek (1429-30) II, Murad’a sunmuştur. 4877 beyitlik man­zum hikâyede Danyal Peyaamber’ln oölu Camasb’ın mace­raları ile Sâh-ı Mârân(Şahmaran)’m yanında başından geçen olayları anlatır. Bir mâcerâ mesnevîsiolmakla birlikte dünyâ­nın geçiciliği, ibâdetin lüzumu gibi konulara da değinil­miştir....