Servet-i Fünun Edebiyatında Tenkit
Servet-i Fünun Edebiyatından Önce Tenkit
İçindekiler
Tanzimat Dönemi edebî tenkitleri, dönemin edebî gelişiminde olduğu gibi yine iki safhada şekillenmiştir. Birinci dönemde Divan Edebiyatı’na ağır hücumlar yapılmış, hayal ve mazmunlarla şekillenen suni bir yapısı olduğu konusunda tenkit edilmiş, bu edebiyatın artık farklı kültür dairesine uyum sağlamaya çalışan bir milletin sanat anlamında beklentilerini karşılamayacağı savunulmuştur. İkinci dönemde ise, daha çok Recaizade Mahmut Ekrem ile şekillenen fikrî yapıda özellikle Fransız edebiyatından örnek alınan teknik ve estetik unsurular edebiyatımıza nakledilmiş, realizm ve natüralizm akımlarının esasları yavaş yavaş anlatılmaya başlanmıştır.
Servetifünun Edebiyatı Döneminde Eleştiri (Tenkit)
Servet-i Fünun Edebiyatı Dönemi’nde Hüseyin Cahit, Cenap Şahabettin, Halit Ziya, Mehmet Rauf, Tevfik Fikret, Ali Kemal, İsmail Safa ve Ahmet Şuayp eleştiri türünde yazan sanatçılardır. Çoğunlukla eleştiri türünde yazan Ahmet Şuayp, Türk edebiyatındaki eleştiri anlayışına nesnel bir bakış açısı getirmeye çalışmıştır. Hüseyin Cahit’in “Kavgalarım” ile Ahmet Şuayp’ın “Hayat ve Kitaplar” adlı eserleri, bu dönemde eleştiri türünün tanınmış örnekleridir.
Fecr-i Ati’de Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Ahmet Haşim, Hamdullah Suphi Tanrıöver, Ali Canip, Mehmet Fuat Köprülü ve Şahabettin Süleyman eleştiri türünde yazan sanatçılardır. Milli Edebiyat Dönemi’nde ise Ali Canip’in Milli Edebiyat Meselesi ve Cenap Bey’le Münakaşalarım adlı eseri eleştiri türünün tanınmış örneğidir.
Servet-i Fünun Dönemi’nde Tenkit
Servet-i Fünun dönemine gelindiğinde ise artık divan şiirine yapılan hücumlardan dolayı bu anlayış oldukça zayıflamış, tenkitler, bu yeni edebî anlayışa yapılan eleştirilerin dağıtılması üzerine yoğunlaşmıştır. Batılı anlamdaki edebiyat artık hâkimiyetini neredeyse tamamen kurmuştur. Kendilerine Fransız edebiyatının taklitçiliği üzerinden yapılan eleştirilerin öncüsü olarak Muallim Naci bulunmaktaydı. Muallim Naci bu dönemde geleneksel edebiyatın tamamen elden bırakılmamasını savunan anlayışın başındaydı ve kısıtlı da olsa arkasındaki bir grup edebiyatçı ve onun edebî görüşlerini temsil ediyordu. Bu grubun eleştirilerine ise Servet-i Fünuncular Hüseyin Cahit, Ali Ekrem Bolayır, Tevfik Fikret gibi sanatkârlarla kendi anlayışlarını açıklamak noktasında cevap vermişleridir. Bu anlamdaki yazıların birkaçı şunlardır; Hüseyin Cahit: Edebiyyât-ı Cedîde: Menşe ve Esasları; Ali Ekrem, Şiirimiz; Tevfik Fikret, Lisân-ı Şi’r, Evzân-ı Arûz, Müstezâdlarımız…
Genel