Tarih Biliminin Yöntemleri Nelerdir?

Tarihin Yöntemleri Kısaca Özet

1. TARAMA (Kaynak Arama):
Tarih bilimi geçmişte meydana gelen olayları araştırdığı için bir araştırmacının gerçekleştireceği ilk iş kaynak taraması yapmaktır. Bu amaçla olaylarla ilgili yazılı ve yazısız bütün kaynaklar taranıp, konuyla ilgili bütün belgeler bir araya toplanmalıdır.

2. TASNİF (Sınıflandırma)
Kaynak taramasından elde edilen belgeler belirli bir sistem dahilinde sınıflandırılır. Bu şekilde tarihi olayların daha iyi incelenmesi ve olaylar arasındaki neden-sonuç ilişkilerinin ortaya çıkarılması kolaylaştırılmış olur.

3. TAHLİL (Çözümleme)
Eserin günümüz insanının anlayacağı hale getirilmesi ve bilgi yönünden yeterli olup olmadığının kontrol edilmesidir.

4. TENKİT (Eleştiri)
Eldeki belgelerin ve bilgilerin doğruluğu araştırılır ve yanlış bilgiler ayıklanır.

5. TERKİP (Sentez)
Eldeki belgeler ve bilgiler birleştirilerek sonuca ulaşılır. Yeni bir tarihi eser oluşturulmuş olur.

Tarih Biliminin Yöntemleri Nelerdir?

Bir sonuca ulaşmak için takip edilen bilimsel yol; yöntem, usul veya metot gibi kavramlarla adlandırılır. Tarih biliminin yöntemleri bulunmaktadır. Konusu, geçmiş zamanlarda meydana gelen olayları araştırmak olan tarih bilimi belgelerle çalışır. Bu belgeleri değerlendirirken takip ettiği beş çeşit yöntemi mevcuttur. Tarihin yöntemleri şunlardır:

1. Kaynak bulma
2. Sınıflandırma
3. Çözümleme
4. Eleştiri
5. Sentez

Tarihin Yöntemlerinden Kaynak Taraması

Tarihsel bir olaya tanıklık eden her türlü malzeme, belge ya da kaynak olarak tanımlanır. Kaynaklar çeşitlilik göstermektedir. Tarama olarak da adlandırabileceğimiz bu ilk aşamada kaynaklar kullanım önceliğine göre iki ana gruba ayrılmaktadır:

a- Birinci El Kaynaklar:
İlgili döneme ait her türlü belge ve bulgudur. Bunlar yazılı ya da yazısız olabilir.
b- İkinci El Kaynaklar:
Olayın geçtiği döneme yakın bir zamanda ya da ana kaynaklara dayalı olarak kaydedilmiş her türlü bilgiye ikinci elden kaynak adı verilir.
Kaynaklar malzemenin türüne göre ise iki ana başlık altında incelenmektedir:

1– Yazılı Kaynaklar:
Yazı insanlık tarihinin en önemli buluşlarından biridir. Yazılı kaynaklar en makbul tarihî belgelerdir. Üzerinde yazı bulunan her türlü malzeme yazılı kaynak kabul edilir.

Tarihçinin en sık başvurduğu bu türden belgeler arasında kitaplar, gazeteler, dergiler, yıllıklar, hatıralar, biyografiler, takvimler, arşiv vesikaları, yazıtlar, kil tabletler, paralar, soy ağaçları, mühürler, haritalar, fermanlar, seyahatnameler, tapu ve nüfus kayıtları gibi tarih yazıcılığının önemli belgeleri sayılabilir.

2. Sözlü Kaynaklar
Daha sonradan yazıya geçirilmiş olsalar da şiir, atasözleri, fıkralar, destan, efsane, menkıbe ve hikâyeler sözlü kaynaklar olarak kabul edilmektedir.

c- Müzelik Malzemeler
Yazının icadından önceki devirlerden kalan her türlü malzemedir. Ancak yazısız belgeler sadece tarih öncesine ait malzemeler değildir. Her türlü arkeolojik buluntu, yapı kalıntıları, madalyalar, heykeller, resimler, silahlar, takılar, mutfak eşyaları, kıyafetler, kemikler ve mumyalar bu tür malzemelere örnektir.

d-  Görüntüler ve Sesli Kalıntılar
Fotoğraflar, ses ve video kayıtları görüntülü ve sesli kalıntılara örnektir. Günümüz dijital teknolojileri bu türden kaynaklara ulaşımı ve kullanımı bir hayli kolaylaştırmıştır.

Tarihin Sınıflandırması (Tarihin Tasnifi)

Tasnif ya da sınıflandırma aşamasında araştırı­lacak konuya dair elde edilen bilgiler belli bir sistem dâhilinde düzene koyulur. Tarihçi malzeme edinimini tamamlayınca araştıracağı konunun bir planını oluş­turur. Bu plan içerisinde konu başlıkları belirlenir. Her belge ait olduğu bölüme göre sınıflandırılır. Bu esna­da kronolojik sıralamaya da dikkat edilmelidir. Böylece her bilgi ilgili bölümde anlatılır. Tarihin sınıflandır­ma (tasnif) çeşitleri zamana, mekâna ve konuya göre yapılabilir.

Tarihin Yöntemlerinden Eleştiri ( Tenkit)

Tenkit, kaynak olarak kullanılacak malzemelerde yer alan bilgilerin doğruluğunun tespit edilmesidir. Araştırma konusu hakkında değişik kaynaklarda bir­birinden farklı veya birbiri ile çelişen bilgiler karşımıza çıkabilmektedir. Kullanılan belge zamanla zarar gö­rüp tahrip olabilir. Bu eksikliklerin giderilmesi ve farklı anlatımların tespit edilerek birbiri ile karşılaştırılması gerekmektedir.

Bu amaçla tenkit İki aşamada yapılır:

  • Dış Tenkit: Eserin adı, yazarı, basıldığı yer, basım ta­rihi ve orijinal olup olmadığının tespit edilmesidir.
  • İç Tenkit: Kaynak olarak kullanılacak malzemeler dış tenkit süzgecinden geçirildikten sonra iç tenkide geçilir. İç tenkit iki aşamada yapılır. Öncelikle ese­rin yazarı tenkit edilir. Muhakkak ki yazarın fikir ya­pısının eser üzerinde çok büyük etkisi vardır. Son aşama olarak da eserde yer alan bilgilerin farklı kaynaklarda ne şekilde yer aldığına bakılmak su­retiyle doğruluğu araştırılır.

Not:
İngiliz tarihçi E. H. Carr,”Bir tarih eserini ele alınca ilk ilgileneceğimiz, içindeki tarihsel olgular değil onu yazan tarihçi olmalıdır.” demektedir. Bu görüşe göre bir eseri incelemeye geçmeden o eseri üreten tarihçiyi incelemek gerekir.

Tarihin Yöntemlerinden Sentez ( Terkip)

Çalışmaya kaynak teşkil edecek malzemeler bü­tün bu aşamaları geçirdikten sonra yazılmaya hazır hâle getirilmiştir. Bilgilerin belli bir düzene göre ve önceden belirlenen başlıklara göre yazılmasına dik­kat edilmelidir. Kullanılan dil açık, anlaşılır ve akıcı olmalıdır. Bilgiler kanıtlanabilir ve nesnel olmalıdır.

Verilen bilgilerin kontrol edilebilmesi için dipnotlara yer verilmelidir. Olaylar kronolojiye dikkat edilerek belli bir düzen içinde anlatılmalı, neden -sonuç ilişkisi kurulmalıdır. Araştırmacı eserin giriş bölümünde çalışmasını tanıtmalı, eseri ne maksatla yazdığını belirtmelidir. Tarihçi, doğruluğundan emin olmadığı bilgilere yer vermemelidir. Eserin son bölümünde yazar tarafından bir değerlendirme yapılmalı ayrıca kullanılan kaynak­lar bibliyografya kısmında gösterilmelidir.

Kısaca şöyle özetleyebiliriz: Tarama Tahlil Tenkit Terkip ve Tasnif

Sentez (terkip) yapmak tarihçi için belki de en zor aşamadır. Tarihçi burada yazı yazma yeteneğini orta­ya koyduğu gibi mensubu olduğu toplumun düşünce ve yargılarından kendisini soyutlayarak tarafsız olma­yı da başarabilmelidir. Tarafsız davranmak tarihi bilim yapan en önemli özelliktir. Mustafa Kemal Atatürk’ün “Tarih yazmak tarih yapmak kadar mühimdir. Yazan yapana sadık kalmazsa değişmeyen hakikat insanlığı şaşırtacak bir mahiyet alır.” sözleri tarihçinin neden tarafsız olması gerektiğini ve Türklerde tarih yazıcılığının ne kadar önemli olduğunu çok net bir şekilde ortaya koymaktadır.

Düşüncelerinizi Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir