Cumhuriyet Döneminde Türk Şiiri

Cumhuriyet Dönemi şiirinde önceleri Necip Fazıl Kısakürek, Ziya Osman Saba, Arif Nihat Asya, Sezai Karakoç sonra da İsmet Özel, Erdem Bayazıt, Cahit Zarifoğlu gibi şairlerin şiirlerinde dinî bir hassasiyet göze çarpar. İslami değerleri insani değerlerle özdeşleştirip ön plana çıkaran bu sanatçılar, eserlerinde ahiret inancı, varoluş, varoluşun amacı, mutlak gerçek, hayat, ölüm, zaman ve insan gibi konuları ele almışlardır.

İslami duyarlılıkla yazılan bu şiirlerde geleneğe duyarlı olma da görülen başka bir özelliktir. Yahya Akengin, Yavuz Bülent Bakiler, Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu, Abdurrahim Karakoç, Bahattin Karakoç gibi şairler de millî dil ve kültür konusunda hassasiyet gösteren şiirler kaleme almışlar; eserlerinde dinî değerlere değinmişler, gelenekten yararlanmışlardır.

Yine bu dönemde Sedat Ümran, Ebubekir Eroğlu, Asaf Halet Çelebi gibi şairlerin şiirlerinde tasavvuf kaynaklarına, Mevlana, Yunus Emre gibi şairlere değinilmiş; benliğin sınırlarını aşma, zaman kavramının ötesine geçme, ruh ve sezgiyi anlamaya çalışma gibi konulara mistik bir anlayışla yaklaşılmıştır.

Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı Şiirinin Özellikleri Nelerdir?

Edebiyatımızdaki anahtar kavramlar açısından Cumhuriyet edebiyatı içindeki Türk şiirinde belli başlı şu özellikler görülür:

  • Tanzimat edebiyatı döneminde başlayan ve Mili edebiyat döneminin sonuna kadar devam eden Hürriyet, İttihad-ı İslam, Osmanlıcılık, Milliyetçilik, Temeddün, Müsavat, Batıcılık gibi kavramlar bazı değişikliklere uğramışlardır.
  • Müsavat ve hürriyet kavramları Cumhuriyetin ilanı ile etkisini yitirmiştir.
  • Aydınlar, bu kavramların sosyal hayatta vücut bulduğuna inanmış görünmektedirler.
  • Temeddün ve batılılaşma kavramları Mustafa Kemal Atatürk‘ün gösterdiği hedeflerle “muasır medeniyet seviyesine yükselme” anlamını kazanarak hemen bütün şairlerde gizli veya açık, ortak bir şekilde yaşamaktadır.
  • İttihad-ı İslam, Milli Edebiyat süresince etkisini iyice azaltmış ve 1923-1940 yılları arasında yok olmaya doğru yüz tutmuştur.
  • Cumhuriyetin ilk yıllarında İslâmî kavramları edebî esere aktaran sanatkârlar arasında en etkili isim Mehmet Akif Ersoy‘dur. Sonra Necip Fazıl Kısakürek, Sezai Karakoç, Arif Nihat Asya ve daha ileri dönemlerde devam edecek bu kavramların vatan ve bayrakla birleştiği noktada Cumhuriyetten sonraki Türk şiirinin çok önemli bir hareket noktası oluşturduğu görülür.
  • Osmanlıcılık ve Türkçülük kavramları bir nevi Anadoluculuk veya Memleketçilik denilen daha sınırlı ve daha gerçekçi kavramlarla yeni hedeflere yönelmiştir. Türkçülük, 1940’tan sonra milliyetçilik adıyla yaygınlaşmıştır.
  • Ziya Gökalp ile başlayan Halka Doğru anlayışı ve yine Ziya Gökalp ve arkadaşlarının ama özellikle Yahya Kemal Beyatlı‘nın etkisiyle gelişen Mektepten Memlekete kabulü, pek çok şiirde etkisini gösterir.
  • Faruk Nafiz Çamlıbel’in “Han Duvarları” şiirinde zirveye yükselen; Anadolu, millî sanat gibi kavramlarla birleşerek yaygınlaşan memleket edebiyatı, 1940 yıllarına kadar önemli bir nirengi noktası olarak görünmektedir.
  • Tanzimat Dönemi’nde başlayan batıcılık, medeniyet gibi kavramların geniş kitlelere yayılmasında edebiyatın olumlu etkileri görüldüğü gibi Cumhuriyetten sonra bazı şairlerce edebiyatta Dadaizm, siyasette Marksizm kavramlarıyla birlikte ele alındığı görülür.
  • Cumhuriyetten önce görülen siyasi kavramlar 1940’tan sonra sağcılık solculuk başlıkları altında Türkçülük, Sosyalizm, Komünizm, İslam kavramlarını hatırlatan, çoğu zaman estetik yorumla değil ama siyasi bir temsil ve tebliğ yorumuyla okuyucuya ulaşan kavramlar görülecektir.

Düşüncelerinizi Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir