Mülakat

Mülakat Nedir Hakkında Detaylı Bilgi

Röportaj türünün özel bir biçimine “mülakat” ismi verilir. Ünlü kişilerin tanıtılması ya da toplumu ilgilendiren bir konu hakkında bilgi toplanması amacıyla ünlü kişilerle ya da çeşitli uzman kişilerle yapılan görüşmelerdir.

Mülakat, sanat, bilim, siyaset, spor, edebiyat gibi çeşitli alanlarda tanınmış kişileri okuyuculara tanıtmak veya onların düşüncelerini öğrenmek amacıyla gerçekleştirilen bir iletişim biçimidir. Bu öğretici metin türü, karşılıklı konuşmaların yazıya aktarılmasıyla oluşur.

Farklı alanlarda uzmanlaşmış kişilerin deneyimlerini, görüşlerini ve bilgilerini paylaşmak için önemli bir araç olarak kullanılır. Sanatçılar, bilim insanları, siyasetçiler, sporcular ve yazarlar gibi ünlü isimler, bu tür aracılığıyla okuyuculara kendi dünyalarını açar ve onları ilgili konular hakkında bilgilendirir.

Bu metin türü, hem okuyuculara ilham kaynağı olmayı hem de genel kültürlerini geliştirmeyi hedefler. Bu türde, söyleşi yapılan kişilerin deneyimlerinden yola çıkılarak, okuyuculara yol gösterici bilgiler sunulur. Özellikle genç yetenekler için, ünlü kişilerin kariyerlerine dair ipuçları ve tavsiyeler içeren bu tür motivasyon kaynağı olabilir.

Bu tür aynı zamanda toplumun nabzını tutma ve önemli konuları tartışma amacını da taşır. Siyasetçilerin görüşleri, sanatçıların estetik anlayışları, bilim insanlarının keşifleri ve sporcuların başarı hikayeleri gibi farklı konular bu tür sayesinde geniş bir kitleye aktarılır. Bu da okuyucuların düşünsel açıdan zenginleşmesini sağlar ve farklı perspektiflerle dünyayı anlamalarına yardımcı olur.

Okuyucuların hayatlarına dokunan, ilham veren ve düşündüren metinlerdir. Ünlü kişilerin samimi açıklamaları ve özgün düşünceleri, mülakatları değerli kılar. Bu metin türü, hem bilgi aktarımı hem de insanların birbirini daha iyi anlaması ve empati kurması açısından büyük önem taşır. Bu tür, okuyucuların sanat, bilim, siyaset, spor ve edebiyat gibi alanlardaki gelişmeleri takip etmelerini sağlayarak, onları güncel konularla yakınlaştırır.

Mülakat Çeşitleri (Türleri) Nelerdir

İki çeşit mülakat vardır:
– Bir konu hakkında bilgi almak için tanınmış kişiler­ le yapılanlar
– Toplumsal olaylar ve durumlarla ilgili uzman ve yetkili kişilerle yapılanlar

Mülakat yapmaya karar verildikten sonra görüşülecek kişi seçilir. Mülakat için uygun bir yer, tarih ve saat be­ lirlenir. Mülakat yapılacak kişiye konu önceden söylen­ melidir. Kendisi de konu hakkında önceden araştırma yapmalı ve bilgi toplamalıdır. Görüşmeye başlamadan önce kendisini tanıtmalı, mülakatı niçin yapma gereği duyduğunu açıklamalıdır.

Konuşma sırasında konu hakkında fazla ısrarcı bir tavır gösterilmemeli, insan­ları özel konularda sıkıntıya sokmamalıdır. Görüşme bittikten sonra da teşekkür edilerek görüşme yerinden ayrılmalıdır. Mülakatta sorulan sorular açık ve anla­şılır olmalı, önceden hazırlanmalıdır. Mülakat yazıya aktarılırken aynı şekilde açık, sade ve anlaşılır bir dil kullanılmalıdır.

Mülakat Örneği

Sami Paşazade Sezai Bey adlı metinden alınan aşağıdaki parçada olduğu gibi mülakat sorulu cevaplı bir türdür:
— Hâmid Bey için ne düşünüyorsunuz?
“— Hâmid’in dehâsına vaktiyle hücum edenlere karşı sözlerimiz, müdafaalarımız bugün bütün zekî ve edib olan bir nesil tarafından tasdik olundu. Hâmid’e benim ayrıca, hususi bir minnettarlığım daha vardır; o da bana Sâdi’yi göstermiş olmasıdır.”

Mülakatın Özellikleri

* Yalın, açık, duru bir dil ve anlatım kullanılır. Bu tür söyleşilerde karmaşık ifadelerden kaçınılarak, anlaşılabilir bir dille iletişim kurulur. İfade ve cümlelerin sade olması, okuyucunun konuşmadan kolaylıkla anlam çıkarabilmesini sağlar.

* Söyleşmeye bağlı anlatımın yanı sıra açıklayıcı, tartışmacı ve öyküleyici anlatıma da başvurulabilir. Bu türde sadece soru-cevap şeklinde ilerlemek yerine, konuşmacının sözlerini daha iyi anlatmak ve okuyucuyu daha fazla içine çekmek için farklı anlatım teknikleri kullanılabilir. Açıklamalar, tartışmalar ve hikayeler aracılığıyla konu daha derinlemesine işlenebilir.

* Okuyucuya bilgi vermek amaçlanır. Mülakatlar, genellikle bir konunun ya da bir kişinin düşüncelerini, deneyimlerini veya uzmanlığını aktarmak için yapılır. Bu nedenle, mülakatlarda bilgilendirici bir yaklaşım benimsenir ve okuyucunun eksik kalan bilgilerini tamamlaması hedeflenir. Sorular önceden belirlenir ve konuşmacının sözlerinin tam ve kesintisiz bir şekilde aktarılması için özen gösterilir.

* Bu türde, konuşmacının sözlerine karşı nesnel bir tutum takınılır. Yazarlar, kendi görüşlerini veya yorumlarını mümkün olduğunca geri planda tutarlar ve konuşmacının ifadelerine tarafsız bir şekilde yer verirler. Bu, okuyucunun objektif bir bilgi almasını sağlar ve kendi değerlendirmelerini yapabilmesine olanak tanır.

* Ayrıntılara girilmez; temel düşünce, kavram ve olgular söz konusu edilir., Genellikle belirli bir konuyu veya kişiyi anlamak için yapıldığından, gereksiz ayrıntılardan kaçınılır. Temel düşünceler, önemli kavramlar ve ilgili olgular öne çıkarılarak, okuyucunun ana fikri kolayca anlayabilmesi sağlanır. Bu sayede daha odaklı ve anlaşılır bir şekilde sunulur.

Bu türünün kendine özgü hazırlanma aşamaları vardır. Bu aşamalarda yapılacaklar şu şekilde sıralanabilir: Görüşme yapılacak konu ve kişi belirlenir. Görüşme yapılacak konu ve kişiyle ilgili araştırma yapılır. Mülakatta sorulacak sorular hazırlanır. Görüşme yapılacak kişiden randevu alınır. Görüşme gerçekleştirilir ve kayıt altına alınır. Kayıt yazıya geçirilir ve yazı düzenlenir. Metnin görsel tasarımı yapılır.

Mülakat ile röportaj karıştırılmamalıdır. Bunun için mülakat ve röportaj arasındaki farklar konumuza göz atabilirsiniz.

Cumhuriyet Öncesi Dönemde Mülakat

Cumhuriyet Edebiyatı Dönemi’nden önce Türk edebiyatında mülakat türünde az sayıda ürün verilmiştir. Tanzimat Edebiyatı Dönemi’nde Ziya Paşa, Rüya adlı eserinde mülakat tekniğini kullanmıştır. Gerçek anlamda bir mülakat olmayan bu eserde yazar, anlattıklarını gördüğü bir rüya biçiminde kurgulamıştır.

Ruşen Eşref Ünaydın, Diyorlar ki adlı eseriyle Türk edebiyatında mülakat türünün ilk örneğini vermiştir. Ünaydın’ın Anafartalar Kumandanı Mustafa Kemal ile Mülâkat adlı eseri de türün diğer önemli bir örneğidir. Bu eser, Mustafa Kemal Atatürk‘ü kamuoyuna tanıtan ilk eser olması bakımından da önemlidir.

Ruşen Eşref Ünaydın’ın Diyorlar ki adlı eserinden alınan Sami Paşazade Sezai Bey adlı mülakat metninde Sezai’nin bazı yazar ve şairler hakkındaki düşünceleri, tanıklıkları; farklı edebiyat anlayışlarıyla ilgili görüşleri kendi ağzından aktarılmaktadır.

Cumhuriyet Dönemi’nde Mülakat

Cumhuriyet Dönemi’nin gazete ve dergi kültüründe yaşanan patlama, bu türde yazılan ürünlerin de çeşitlilik ve yoğunluk açısından artış gösterdiğini göstermektedir. Yazarlar, bu dönemde sanatçılarla ve siyasetçilerle gerçekleştirdikleri söyleşilerle, onların iç dünyalarını keşfetme fırsatı yakalamışlardır. Bu sayede, okuyucular da kendi düşünce dünyalarını genişletecek ve farklı perspektiflere sahip olacak birbirinden değerli mülakatlarla tanışmışlardır.

Cumhuriyet Dönemi’nde Hikmet Feridun Es’in Bugün de Diyorlar ki, Mustafa Baydar’ın Edebiyatçılarımız Ne Diyorlar, Gavsi Ozansoy’un 40 Yıl Sonra Diyorlar ki, Yaşar Nabi Nayır’ın Edebiyatçılarımız Konuşuyor, Sermet Sami Uysal’ın Yahya Kemal’le Sohbetler, Nurullah Berk’in Ustalarla Konuşmalar, Abdi İpekçi’nin Liderler Diyor ki adlı eserleri bu türün tanınmış örneklerindendir.

Edebiyatçılarımız Ne Diyorlar adlı eserinde yazar, dönemin elli sanatçısıyla yaptığı görüşmeleri bir araya getirmiştir. Bu görüşmelerde muhatabının sanat anlayışını, dünya görüşünü sorgulamış ve nesnel bir tutumla yansıtmıştır. Abdülhak Şinasi Hisar adlı görüşme metni, yazarın Abdülhak Şinasi Hisar’a edebiyat ve sanat bağlamında sorduğu soruları ve bu sorulara aldığı cevapları içermektedir:

• Sanatınızda hatıraların çok büyük payı olduğu seziliyor. Eserlerinizin birçok sayfaları âdeta mensur şiirle dolu. Edebiyat anlayışınızı lütfeder misiniz?
— Sevgilimiz edebiyat bilhassa bir ruh, bir lirizm ve bir lisan meselesidir. Edebiyat kelimesinin kuru laf, boş lakırdı manasına alınması büyük bir hatadır. Yazarların edebiyat adına meydana getirdikleri eserler bir his, bir hatıra, bir fikir, bir iman, bir kültür, bir sanat gösterisidir.

Düşüncelerinizi Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir