Dîvan şâiri. Azerî sahasında yetişen Türk şâiridir. Asıl adının Imâdeddîn olduğu, Bağdat civarında Nesîm kasabasında doğduğu söylenir. Hayâtı hakkında verilen bilgiler çelişkilidir. İran’da Hurufilik mezhebini kuran Fazlullah’ın (Öl. 1401) halîfelerinden olduğu, şeriata aykırı inançları propaganda ettiği için Halep’te derisi yüzülerek Öldürüldüğü bilinmektedir (1404). Hayâtı efsaneleşmiş, özellikle alevî, bektaşî şairler arasında “Şâh-ı Şehid” adı ile îtibar kazanmıştır.
Nesîmî sâdece yaşadığı asrın değil, bütün Türk edebiyatının da en usta şairlerindendir. Türkçe ve Farsça ile mesneviler, gazeller, rubailer ve tuyuglar yazmıştır. İlâhî aşkın verdiği heyecanla yazdığı Türkçe şiirlerinde ahenkli ve çok düzgün bir dil görülür. Bu şiirlerde Hurûfi inancının izleri de açıkça görülür. Asırlarca okunmuş ve şiirlerine nazireler yazılmıştır. Fuzuli gibi büyük bir şâir üzerinde etkili olmuştur. Kanunî Sultan Süleyman da onun meşhur bir gazeline nazire yazmıştır.
Türkçe ve Farsça olmak üzere İki divânı vardır. Türkçe şiirlerinde Nesimi, Farsça şiirlerinde Hüseynî mahlasını kullanmıştır. Türkçe dîvânı 1844-1881 yılları arasında dört defa neşredildi. Bütün şiirleri Azerbaycan Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Akademisi tarafından üç cilt hâlinde Bakü’de basıldı (1973). [Hüseyin Ayan, Nesîmî dîvanı konusunda doktora tezi hazırlamıştır. Kemâl Edip Kürkçüoğlu’nun hazırladığı Seyyİd Nesîmî Dîvânı’ndan Seçmeler isimli açıklamalı kitap Kültür Bakanlığı’nca neşredildi (1973).]
Alt Kategoriler: Divan Edebiyatı Şairleri, Mesnevi Şairleri, Şairler, Şairlerin Hayatı
Kategori N
1 Yorum
Bu sayfa için yorum yazın