Maniler

Mani Nedir? Mani Hakkında Kısaca Özet Bilgi

Mani, Türk edebiyatında anonim halk şiiri türlerinden biridir. Bu şiir türünün anonim olması demek ilk söyleyen kişinin belli olmaması demektir. Genellikle dört mısradan oluşur .Türk edebiyatında mani, özellikle Türk halk şiiri geleneğinde oldukça yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Anadolu’da daha çok, genç kızlar ve kadınlar arasında türetilir ve ezgiyle söylenir. Saz eşliğinde söylenen maniler de vardır.

Manilerin Kökeni ve Tarihi Gelişimi

Maninin kökenleri, Türk kültürüne kadar uzanır. Türkler, binlerce yıl boyunca şiirsel ifadelerini mani tarzında yapmışlardır. Ancak maninin bugünkü biçimi, özellikle İslam kültürünün etkisiyle oluşmuştur. İslam kültüründe, maniler özellikle dini ve ahlaki konuları ele alırken, Türk kültüründe mani genellikle sevgi, aşk, doğa, toplumsal olaylar gibi konuları işlemektedir.

Manilerin Yapısı

Çoğunlukla dört mısradan oluşur. İlk iki mısra, birbirinden bağımsız olarak konuyu açıklar. Üçüncü mısra, önceki iki mısrayı birleştirir ve dördüncü mısra ise önceki üç mısrayı bir özdeyişle sonlandırır. Dörtlüklerin son iki mısrası birbirine uyumlu bir şekilde kafiye yapar. Manilerin kafiye örgüsü, genellikle a-a-x-a şeklindedir.

Maniler, genellikle çok kısa olup, toplamda 8-16 mısradan oluşurlar. Manilerde, dilin özelliklerini en iyi şekilde kullanarak, çeşitli edebi sanatlar kullanılır. Şiirsel bir anlatımın yanı sıra ayrıca bir tekerleme etkisi de yaratılmaktadır. Bu nedenle, çocuklar arasında da oldukça popüler bir halk edebiyatı türüdür.

Maninin kafiye düzeni “aaxa” şeklindedir. Asıl düşünce son dizededir. Birinci ve ikinci dizelerin konuyla pek ilgisi yok gibi görünmekle birlikte, bunların konuyu çağrıştıran bir niteliği vardır. Manici, asıl duygu ve düşüncesini dördüncü dizede dile getirir.

Konularına Göre Manilerin Türleri

Türk edebiyatında maniler, genellikle bölge, yöresel kültür, dönem ve konularına göre sınıflandırılır. Bazı mani türleri şunlardır:

  • Ağıt Manileri: Genellikle cenazelerde söylenen manilerdir.
  • Aşk Manileri: Sevgi, aşk ve romantizm konularını işleyen manilerdir.
  • Dini Maniler: İslam kültürüne göre dinî konuları işleyen manilerdir. Örnek: Ramazan Manileri
  • Sevgi Manileri: Sevgi, romantizm ve tutku konularını işleyen manilerdir.
  • Toplumsal Maniler: Toplumsal olayları işleyen manilerdir.

Manilerin çeşitleri nelerdir?

Mani söylemekle ilgili olarak “mani düzmek, mani atmak, mani yakmak” gibi ifadeler de kullanılır. Mani söyleyen kişilere ise halk arasında “mani yakan, mani düzen, mani atan, manici” gibi isimler verilir. En iyi mani söyleyenlerse “manici başı” olarak anılır. Maninin konusu çoğunlukla “aşk” olmakla birlikte, manilerde “ağıt, yergi, öğüt” gibi konuların da işlendiği görülür. Maniler konularına göre “aşk manileri, öğüt manileri, yergi manileri” isimleriyle anılır.

Düz mani

Yedişer heceli dört dizeden oluşur. Kafiyeleri genellikle cinassızdır. Bu tür manilere “tam mani” veya “düz mani” adı verilmektedir.

Kahve Yemen’den gelir
Bülbül çimenden gelir
Ak topuk beyaz gerdan
Her gün hamamdan gelir
Bu mani 7’li hece ölçüsü ile söylenmiş ve uyak düzeni aaxa şeklindedir.

Ana başa tac imiş
Her derde ilaç imiş
Bir evlat pir olsa da
Anaya muhtaç imiş

Cinaslı mani

Kafiyenin cinaslı sözlerle yapıldığı manilerdir.
Mani benim ezberim
Kan ağlıyor gözlerim
Ben yârimin yolunu
Akşam sabah gözlerim
Yukarıdaki manide “gözlerim” sözleri kafiye ile yapılmıştır. Bu sözler isim ve fiil olarak kullanılarak cinaslı kafiye yapılmıştır.

Almadan
Kokun aldım almadan
Bir de yüzün göreyim
Tanrı canım almadan

Kesik mani

Birinci dizesindeki hece sayısı yediden az olan maniler kesik mani adı verilir. Fakat meydan ve kahvehanelerde söylenen ve ilk dizeleri “aman” ünlemiyle doldurulan manilerse İstanbul manileri olarak anılır.
Yara sızlar
Ok değmiş yara sızlar
Yaralının hâlinden
Ne bilsin yarasızlar
Yukarıdaki maninin ilk dizesi, yedi heceden az olduğu için bu bir kesik mani örneğidir.

Yedekli mani

Düz maninin sonuna aynı kafiyede iki dize daha eklenerek dört veya beşten fazla mısraıyla kurulup söylenen şiirlere “yedekli mani” ya da “artık mani” adı verilir. Kesik manilerde cinas kullanılmasına karşılık yedekli manilerde cinas kullanılmaz.

Ağlarım çağlar gibi
Derdim var dağlar gibi
Ciğerden yaralıyım
Gülerim çağlar gibi
Her gelen bir gül ister
Sahipsiz bağlar gibi

 

Şu dağlar garip dağlar
İçinde garip ağlar
Kimse garip ölmesin
Garip için kim ağlar
Ağlarsa anam ağlar
Gerisi yatan ağlar

Karşılıklı Mani (Deyiş)

İki kişinin karşılıklı olarak söyledikleri manilerdir. Bunlar sorulu cevaplı biçimde düzenlenir. Bu manilerde kimi zaman maninin kimin ağzından söylendiği belirtilir.

Kız tarafı:
Hoş geldiniz, hoş geldiniz
Bereket getirdiniz
Varsa bir niyetiniz
Çekinmeden deyiniz

Görücü:
Tellidir süpürgeniz
Gülle dolu bahçeniz
Niyetimiz bellidir
Kızınızı isteriz

Katar Mani

Bir konu bütünlüğü içinde birbiri ardınca gelen bu tür şiirlere katar mani denir.
Evvel Allah adına
Şükürler bin yâdına
Mil çekilsin ol göze
Hor bakan üstadına
Baharı benzer yaza
Şahini mail kaza

Bu bir katar manidir
Bir bir diyelim size
Okudum hiçe geldi
Kısmet bu gice geldi
Hazret-i İbrahim’e
Gör kurban nice geldi…

Manilerin Özellikleri Nelerdir Maddeler Halinde

Mani, Türk halk şiirinde birçok özellik taşır. Bunlar arasında şunlar sayılabilir:

  • Çoğunlukla dört mısradan oluşur ve son iki mısra aynı kafiye ile biter.
  • Dilin özellikleri en iyi şekilde kullanılarak, çeşitli söz sanatlarına başvurulur. Bu nedenle maniler, dilbilgisi, sözcüklerin anlamları ve ses uyumu gibi dil özelliklerinin ustaca kullanıldığı şiirlerdir.
  • Sade bir dil kullanılır ve genellikle halkın anlayabileceği bir dil tercih edilir.
  • Herkesin kolayca ezberleyebileceği tekrarlamalı bir yapıya sahiptir.
  • Çocuklar arasında da oldukça popüler bir halk edebiyatı türüdür. Çocuklar, bu şiirleri tekerleme gibi tekrar ederek eğlenirler.
  • Halk arasında yaşayan bir anonim halk edebiyatı ürünüdür. Bu nedenle, manilerde genellikle toplumun değerleri, gelenekleri ve yaşam biçimi yansıtılır.

maniler özellikleri türleri çeşitleri nedir ne demek

Mani nedir pdf indir

Güzel Mani Örnekleri

Bostanlarda
fasulye
Anam gitti gezmeye
Ben anamdan örendim
İnce boncuk çizmeyeKoyunum var karaman
Gaybolursa araman
Ben bir reçber kızıyım
Şehirliye yaraman
Dere boyu gidelim
Koyun kuzu güdelim
Sennen beni görmüşler
İnkâr bayrım edelim
Ak koyun kuzusuna
Gün tutmuş postusuna
Ne desen de ağlasam
Arnımın yazısına
Tren gelir öterek
Kömürünü dökerek
Ben anamdan ayrıldım
Gözüm yaşım dökerek
Tut yedim duttu beni
Yârim unuttu beni
Yarı yola varmadan
Hıçkırık tuttu beni
Ak tavuk aldın mı?
Kümese koymadın mı?
Kör olası gaynana
Sen gelin olmadın mı?
Kapelesi ketenden
Yârim indi trenden
Boynuna sarılayım
Gülünü incelmeden

Kayalar yarılmasın
Yar bana darılmasın
Yar bana darılıp da
Ellere sarılması

Çaya inesim geldi
Şeker yiyesim geldi
Ala gözlü ablamı
Gene göresim geldi
Su içtim kana kana,
Sular akar yana yana,
Yüzün bir gün görmedim,
Bilmem gidem ne yana.Merdiven indirdiler,
Atlara bindirdiler,
Kızım seni kahır eline gönderdiler,
Ağlar silinir silinir ağlar.
Gelin geldi evimize,
Şenlik kurdu köyümüze,
Hoş geldin allı gelin,
Sefa geldin pullu gelin.
Baban carsıya vardı mı?
Alını yeşilini aldı mı?
Suda kızıma dedi mi?
Haydı kızım kutlu olsun.
Haydı kızım kınan kutlu olsun,
Burada dilin tatlı olsun.
Çağırın gelin kızın anasını
Kızı gelin oldu görsün.
Allah muradını verdi bugün,
Anasını kızsız koyan
Evlerini ıssız koyan,
Testisini susuz koyan.
Kahve doktum kuruna,
El vurmayın durula,
Yârime yar diyeni,
Sol göğsünden vurula.
Bayburt’a giden yollar
Uzadıkça uzarlar,
Geçme bizim kapıdan
Eller bana kızarlar.

Maşrapanın kalayı,
Kızlar çeker halayı,
Allah için söyleyin,
Var mı askın kolayı.

Suya bulgur ezerim,
Hem ezer hem süzerim,
Ben yarımın derdinden
Deli olmuş gezerim.

Çaya indim taş buldum
Yüzüğüme kaş buldum
Neredeydin la sürgün
Yanıma yoldaş buldumArabası kirenden
Mendil sallar trenden
Abenim nazlı yarim
Nasıl ayrıldın benden
Kara tren ak tren
Askerleri say tren
Benim yarım kırkbeşti
Postasıyla say tren
İki çeşme yanyana
Su içsem kana kana
Bana ediresini ver
Mektup yazayım sana
Sergenlerde çekirdek
Bostanlarda bitecek
Ben isterim babamdan
Dört davul sekiz köçek
Evleri var üst başta
Kundum dalda taşta
Sen orada ben burda
Akıl kalmadı başta
Harmanı yuvarladım
Samanı çuvalladım
Gara gözlü ey abim
Allaha ısmarladım
Keteni bez edeyim
Hangi yol gözeteyim
Kara gözlü yarimi
Kimlere benzeteyim

Mendil serdim bir taşa
Neler geldi bu başa
Öptüm bir kız yanağı
Dedi bana çok yaşa

İp attım ucu kaldı
Ocakta saçı kaldı
Ben büyüttüm el aldı
Yürekte açı kaldı
Eğer gelinim
iyi olursan
Bizde seni överiz
Kotu olursan gelinim
Hepimizde döveriz.Karatavuk olmadın mı?
Dallara konmadın mı?
Şebek yüzlü kaynanam,
Sen gelın olmadın mı?
Karşıdaki gök ekin,
Aldırdım elimdekin,
Her soran benzim sorar,
Sormazlar kalbimdekin.
Ekim ektim düzlere,
Diken oldum gözlere,
İşte ben gider oldum,
Ayaş kalsın sizlere.
Yıldırım vurdu bizi,
Dal gibi kırdı bizi,
Araya girdi düşman,
Dağlar ayırdı bizi
Arabamın tekeri
Hem ileri hem geri
Benim de bir yârim var
Oruçlar’ın şoförü
Avlu dibi örümcek
Aklım gitti görüncek
Ben aklımı yemedim
Köylülere gidecek
Ayağında mesi var
Odasında sesi var
Bekâr oğlan değil mi?
Kızlarda hevesi var

Ayakkabı aldırdım
Bir sele topukları
Beni baştan çıkaran
Taşköprü kopukları

Ayakkabı giyerim
Üstü beyaz olursa
Kaynanamı severim
Oğlu güzel olursa

Gökde yıldız niniynen
Köçek oynar ziliynen
Ayağına taş batmış
Siliyor mendiliylenDam kapısı açıldı
İnce boncuk saçıldı
Yar kapıdan girince
Gözüm gönlüm açıldı
Dağda tavşan oynuyor
Yelesini yağlıyor
Ötmüş yârim dizime
Garip garip aylıyor
Irmak coştu kül oldu
Yârim sana ne oldu
Olan oldu a gülüm
Madenkeş sebep oldu
Tütün içtim lüleden
Benim yârim Günye’den
Biricik biricik baş olmaz
Hoş geldiniz cümleden
Damda kırat harlıyor
Kapılan parlıyor
Aşmış yengem geliyor
Beyaz mendil sallıyor
Kayalar yarılmasın
Yar bana darılmasın
Yar bana darılıp da
Ellere sarılmasın
At üstünde cenderme
Dut kolundan goyverme
Giz ben seni atacın
Kimselere deyverme

Sarı kâğıt yazarım
Sandık sandık basarım
Yârimi vermezlerse
Ben kendimi asarım

Kar yağıyor yağıyor
Abamı giyeceğim
İhtiyara varıp da
Goca mı diyeceğim
Cuma köyün
yolları
Dönüm geliyor dönüm
Cuma köyünden kız almak
Ölüm geliyor ölümYarımca’da saz olur
Gül açılır yaz olur
Ben yârime gül demem
Gülün ömrü az olur
Hereke’dir köyünüz
Buz gibidir suyunuz
Köyünüzü beğendim
Yok, mu bekâr kızınız
Harmanlardan geçiver
Ata yonca biçiver
İki tane yar olmaz
Birinden vazgeçiver
Dikenli’nin dağları
Üzüm yapmaz bağları
Üzüm yapsa bağları
Evlenir oğlanları
Karpuz kestim kan gibi
Uzadı urgan gibi
Yarımca kızları
Kınalı kurban gibi
Yarımca’da saz olur
Gül açılır yaz olur
Ben yârime gül demem
Gülün ömrü az olur
Kirazımız dalbastı
Dalları kiraz bastı
Delikanlı söz etti
Kızlar yüzünü astı

Bu kiraz budak budak
Olur, mu kiraz dudak
Yarımca’nın güzeli
Canımdır sana adak

Duvarda makas asulu
Elbiseler kesülü
Bana mani sorarsan
Kirli çuval basulu

No Comments

Düşüncelerinizi Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir