Hititler (Hitit Uygarlığı)

Hitit Uygarlığı Özellikleri Nelerdir Hakkında Bilgi Maddeler Halinde

* Anadolu’da “Hititlerden önce” Hattiler dönemi olduğu bilinmektedir. (MÖ 2000 – MÖ 700 )
* Hititler, MÖ XIX. yüzyıldan itibaren Anadolu’da siyasal güç olarak belirmişlerdir.
* ilk güçlü kralları Labarnaş olup başkentleri Hattuşaş (Çorum)’tır.
* Kızılırmak yayı içerisinde küçük şehir devletleri şeklinde kurulup MÖ 1900’lerde Anadolu’da ilk merkezi krallığı kurmuşlardır.

* Hitit ordusu piyadelerden ve savaş arabalarından oluşur. Devamlı ve düzenli ordu mevcuttur.
* Devlet yönetimi : Kral – Tavananna (Kraliçe) – Pankuş Meclisi şeklinde 3’lü sistem halindedir.
* I. Hitit Kralı Talepinuş zamanında, kral öldüğünde tahta kimin geçeceği konusunda düzenlemeler yapılarak taht kavgalarının önlenmesi amaçlanmıştır.
* II. ilk başlarda feodal beyliklerin olduğu Hitit Devletinde merkezi devlet anlayışı doğrultusunda feodal beyliklere son verilmiştir.

* III. Kralların zaferlerinin yanında yenilgilerini de Anal denilen yıllıklara yazmaları, “tarafsız tarih yazıcılığına” ilk örnektir.
* Çok tanrılı dinlere inanmışlardır. (Hitit ülkesine Bin Tanrı İli denir.)
* Kanunları insani niteliktedir. Cezalar bedel ödemeyle kaldırılabilirdi. Bir köle, bedelini ödediğinde özgürlüğüne kavuşabilmiş; soylu kişilerle evlenebilme imkanı bulabilmiştir,
* Çivi yazısı ve kendilerine ait ilk hiyeroglif yazısını kullanmışlardır.
* Tarım ve hayvancılığa önem vermişlerdir, o Anadolu’da heykel, kabartma ve el sanatlarında ileri gitmişlerdir.

* Asker ve ticaret bakımından verimli Suriye toprakları için (MÖ 1296-1280 arası) Mısırlılar ile savaşmışlardır,
* “Kadeş Savaşı” olarak bilinen bu savaşın ardından tarihte bilinen ilk yazılı antlaşma olan “Kadeş Antlaşması’nı yapmışlardır. Kadeş Antlaşması’nda Tavananna Pudahepa’nın mührünün olması Hititlerde kadınların siyasal hakka sahip olduğunu gösterir.

MÖ 2000’li yıllarda Kafkaslardan Anadolu’ya gelerek Kızılırmak havzasına yerleşen Hititlerin başkenti bugünkü Çorum yakınlarındaki Hattuşaş (Boğazköy)’dır. Anadolu medeniyetinin temelini oluşturan Hititler önce Asurluların sonra Perslerin hâkimiyetleri altında kalarak tarih sahnesinden silinmişlerdir. Eski Devlet, Yeni Devlet ve Geç Hitit Şehir Devletleri şeklinde örgütlenmişlerdir. Devletin başında kral (Labarna) bulunmaktaydı.

Kral, başrahip, başyargıç ve başkomutan olarak da bilinmekteydi. Devletin yönetiminde krala yardımcı olan Pankuş Meclisi bulunmaktaydı. Ayrıca Tavananna adı verilen kraliçe devlet yönetiminde kraldan sonra en yetkili kişiydi. Merkezi otoritenin güçlü olduğu Hititlerde eyaletler merkezden gönderilen valiler tarafından idare edilmiştir. Eli silah tutan erkeklerin asker sayıldığı, ordu millet anlayışının güçlü olduğu bu medeniyetin sürekli orduları bulunmaktaydı.

Hitit İmparatorluğu’nun yıkılmasından sonra Hitit kültürü, Güneydoğu Anadolu’da ve Kuzey Suriye’de kurulan geç Hitit şehir devletlerinde yaşamaya devam etmiştir. Bu devletler, MÖ VIII. yüzyılda Asurlular tarafından fethedilmiştir. Mısır Uygarlığı ile Suriye toprakları için MÖ 1296’da Kadeş Savaşı’nı yapmış ve ardından tarihte bilinen ilk yazılı antlaşma olan Kadeş Antlaşması’nı MÖ 1280’de imzalamışlardır. Mülkiyet, fidye, evlenme, boşanma gibi konuların yer aldığı ilk medeni kanunları yapmışlardır. Sosyal sınıflaşmanın olduğu bilinmektedir.

Tarım ve hayvancılılık ile uğraşan Hitit medeniyetinde toprağa dayalı bir sistem olan tımar sisteminin ilk kez uygulandığı bilinmektedir. Hitit uygarlığı her yıl başlarından geçen olayları tamamen objektif bir bakışla kaleme almışlardır. Kaleme alınan bu yıllıklara anal yıllıkları denilmiştir. Hititlerin objektif olmalarında inançları etkili olmuştur. Çünkü onlar öldüklerinde Tanrılarına hesap vereceklerini düşünüyorlardı.

Dinî inanış olarak çok tanrılı bir inanç sistemi vardır. Tanıdıkları bütün medeniyetlerin Tanrılarına inandıkları için dönemlerinde Anadolu “Bin Tanrılı İl” olarak anılmaktadır. Çivi ve hiyeroglif yazıyı kullanmışlardır. Heykel ve kabartma sanatında ilerlemişlerdir. Günümüze ulaşan Yazılıkaya ve İvriz kabartmaları önemli eserleridir. Kumarbi Destanı Hititler’e aittir

Hititlerde Hukuk

Hitit kanunları, içerik bakımından Sami kavimlerinin kanunlarından farklı olup Sümer kanunları gibi insancıldır. İşlenen suçların cezası daha çok maddi nitelik taşımaktadır. Hititler hukuk tarihinde ilk defa bilerek ve kazara adam öldürmeyi birbirinden ayırmıştır.

Ölüm ve işkence cezaları yerine tazminat yükümlülüğü getirilmiştir. Devlete işlenen suçlarda kollektif cezalar yani kişiye değil aileye verilen ceza uygulaması getirilmiştir. Cezaların tatbikinde sosyal sınıf farkları gözetilmiştir. Anadolu’da yazılı kanunları ilk defa oluşturan Hititler aile, mülkiyet, ceza ve ticaret alanlarında sistematik devlet kanunları yapmışlardır.

Urukagina Kanunları (Yasaları)

Urukagina halkın huzursuzluğunu gidermek ve yolsuzlukları engellemek amacıyla yayınladığı kanunname tarihte bilinen ilk yazılı kanunlardır. Urukagina Kanunları fidye ve bedel esasına dayanmaktadır. Kanun maddelerinde mülkiyet hakkı ve vergi affı, fiyat ayarlaması gibi konulara yer verilmiştir.

Hititlerde Yönetim Anlayışı

Kral: Baş yönetici, başkomutan, başrahiptir.
Tavananna: Kraldan sonra en yetkili güçtür. Kocasının ölümüyle yerini almıştır. Dini vazifeleri ağırlıktadır.

Pankuş: Soylulardan oluşur. Yetkileri fazla olup prens ataması, Kral ve Kraliçe’nin yargılanması, Kral’ın yetkilerinin kısıtlanması gibi hakları zaman zaman kullanmıştır.

Başka Bir Kaynak Özet

M.Ö. 2000’li yıllarda Kafkaslar üzerinden Anadolu’ya girmiş ve M.Ö. 1700’lü yıllarda Kızılırmak yayı içerisinde kalan Kapadokya bölgesinde Hattuşaş (Boğazköy) başkent olmak üzere devlet kurmuşlardır. Hititler, ilk dönemlerinde prensliklerden oluşan feodal bir yönetime sahipken, zamanla kralların güçlerini artırmalarıyla prenslerin yerine merkezden valiler gönderilmiş ve merkeziyetçi yönetim anlayışı güçlendirilmiştir.

Hititlerde asillerden oluşan Pankuş Meclisinin, ilk dönemlerde kralı yargılama ve kralın belirlediği veliahtı kabul etmeme gibi yetkileri vardı. Fakat zaman içinde kralın otoritesi arttıkça, Pankuş Meclisinin yetkileri azalmıştır. Tavananna adı verilen kraliçe, kralın seferde olduğu zamanlarda devlet işlerine vekalet ederdi ve devletlerarası antlaşmaları mühürleyerek onaylardı. Hititler çok tanrılı dinlere inanırlardı.

Hitit ülkesine “Bin Tanrı İli” adı verilmiştir. Hititler ile Mısırlar arasında M.Ö. 1280’de imzalanan Kadeş Antlaşması tarihte bilinen ilk yazılı antlaşmadır. Bu antlaşma ile Hititler, Suriye’ye egemen olmuşlardır. Mezopotamya uygarlıklarının kanunlarından etkilenmesine rağmen, Babillerin ve Asur krallığının kanunlarına göre daha adil ve insancıl hükümler içeren fidye esasını benimseyen Hitit kanunlarında aile hukukuna ve özel mülkiyete önem vermiştir.

Hitit hükümdarları kendi dönemlerindeki önemli olayları kil tabletler üzerine yazdırmışlardır. Tanrılarına hesap verme düşüncesiyle rapor olarak hazırlanan bu yıllıklarda zaferlere ve yenilgilere yer verilmiştir. Bundan dolayı “Anal” adı verilen bu yıllıklar objektif tarih yazıcılığının başlangıcı olarak kabul edilir.

Frigyalılar &

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir