Zıt Anlamlı Sözcükler
Zıt Anlam Nedir
Anlam yönünden birbirine ters düşen, birbiriyle “karşıtlık” gösteren sözcükler dilimizde daha yaygın bir şekilde “zıt anlamlı kelimeler” olarak adlandırılır. Türkçede, her kelimenin bir karşıtı veya tam zıddı olmayabilir; yani her kelimenin hem eş anlamlısı hem de zıt anlamlısı olmayabilir. Nitelik ya da nicelik ifade eden sözcükler, genellikle sıfatlar ve zarflar, karşıt anlamlı sözcüklerin en sık rastlandığı kategorilerdir.
Zıt Anlamlı Kelimeler, özellikle dilin çeşitliliğini ve zenginliğini artıran unsurlardan biridir. Özellikle dilin betimleyici yönü açısından, zıt anlamlı sözcükler büyük bir öneme sahiptir. Örneğin, “güzel” kelimesinin zıt anlamlısı “çirkin”, “yüksek” kelimesinin zıt anlamlısı “alçak” gibi. Ayrıca, zıt anlamlı kelimeler, anlatılmak istenen durum veya konunun daha geniş bir perspektifte değerlendirilmesini sağlar.
Zıt Anlamlı Kelimeler Örnek Cümleler
Şiirlerinde yeni konuları eski biçimlerde işlemiştir.
Eleştirmenin görevi, bir sanatçıyı övmek ya da yermek değildir.
İyi romancının kurguladığı karakterleri kötü bir üslupla anlatması düşünülemez.
Yukarıdaki cümlelerde renkli yazılan sözcükler, anlamca birbiriyle çelişen (karşıt) Zıt Anlamlı Kelimelerdir.
Zıt Anlamlı Kelimelerin Özellikleri
1. Zıt Anlamlı Kelimeler Koşulları:
– Karşıt anlamlı kelimelerin her ikisi de, ya somut anlam ya da soyut anlamlı olmalıdır. Yani biri mecaz anlam, diğeri gerçek anlam barındırmamalıdır.
2. Olumsuzluk ve Zıtlık Farkı:
– Bir kelimenin negatif formu, o kelimenin zıt anlamlısı değildir. Negatif form sadece eylemin yapılmadığını belirtir, fakat zıt bir durumu ifade etmez.
3. Zıt Anlamlı Kelimelerde Fiiller ve Zıtlık İlişkisi:
– Fiilin olumlu ve olumsuz formları arasında zıtlık ilişkisi kurulamaz. Bunlar yalnızca eylemin meydana gelip gelmediğini gösterir. Gerçek bir zıtlık için farklı bir sözcük kullanılmalıdır.
– Örnek: “beklemek” (olumlu) ile “beklememek” (olumsuz) arasında zıt anlamlılık ilişkisi yoktur.
“Bebek gülüyor” cümlesi olumludur.
Bu cümlenin olumsuz hâli. “Bebek gülmüyor.”dur. Yani gülmek ile gülmemek kelimeleri Zıt Anlamlı Kelimeler değildir. Gülmek kelimesinin olumsuzu “gülmemek”, zıt anlamı ise “ağlamak”tır.
- İnce çizgili kumaşları tercih ediyorum. (kalın)
- Ahmet geldiğine göre telaşlanmamıza gerek yok. (gittiğine)
- Bu kadar erken gelebilmeyi nasıl başarıyorsun? (geç)
- Bu küçük ve tenha otel inanılamayacak kadar temizdi. (pisti)
Özetle, Sözcüğün olumsuz biçimi, karşıtı değildir.
Orhan, dün İstanbul’a gitmiş. (Olumsuzu gitmemiş, karşıtı gelmiş.)
Acılı yemeklerden uzak durmalısın. (Acılı sözcüğünün karşıtı tatlıdır.)
4. Kullanım Bağlamı:
– Bir kelimenin zıt anlamlısı, o kelimenin yer aldığı cümlenin anlamında ya da bağlamda değişebilir. Yani Zıt Anlamlı Kelimeler, kullanıldığı yer ve bağlama göre esneklik gösterebilir.
5. Okunuş ve Yazılış Farklılıkları:
– Zıt anlamlı kelimeler, genellikle hem yazılışları hem de okunuşları açısından birbirinden farklıdır. Ayrıca, bu kelimelerin taşıdığı anlamlar da tabii ki birbirine zıttır.
6. Eş Anlamlı Kelimeler ile Zıt anlam ilişkisi
– Karşıt anlamlı sözcükler, her zaman sadece bir eş anlamlıya sahip olmayabilir. Örneğin, ‘açık’ kelimesi çok anlamlı bir sözcük olduğundan dolayı, farklı bağlamlarda farklı karşıt anlamlı kelimelerle eşleşebilir. Aynı şekilde, ‘dar’ kelimesi de ‘geniş’ veya ‘bol’ gibi çeşitli sözcüklerin zıt anlamlısı olabilir. Yani, bir kelimenin karşıt anlamlısı, bağlam veya cümle içerisindeki kullanımına bağlı olarak değişkenlik gösterebilir. Anlayacağınız, zıt anlamlı bir kelime seçerken, o kelimenin cümledeki yerine, nitelediği ya da vurguladığı duruma göre bir seçim yapmak son derece önemlidir. Zıt anlamlı kelimeleri belirlerken, onun cümle içinde hangi anlamı taşıdığına dikkat etmek gereklidir.
7. Sözcüklerin karşıtlık doğurabilmesi, anlam alanlarının çakışmasına (bağlama) bağlıdır.
Dışarıya çıkarken üzerine kalın bir şeyler al. (inerken değil girerken)
Sizden küçük bir ricam olacak. ( büyük değil önemli)
8. Her sözcüğün karşıt anlamlısı olmak zorunda değildir.
* Kararlı adımlarla kürsüye doğru yürüdü.
* Kısa zamanda tahmin ettiğinden büyük bir şöhrete kavuşmuştu.
Zıt Anlamlı Kelimeler İle İlgili Örnek Sorular
1. Anlamları birbirine zıt ya da ters düşen kelimelere karşıt anlamlı veya zıt anlamlı terimleri kullanılır. “Küçük” ve “büyük” kelimeleri gibi, birbirinin tam karşılığı olan sözcükler bu kategoriye girer. Ancak, “yürümek” ve “yürümemek” gibi kelimeler arasında aslında bir zıtlık ilişkisi yoktur; bunlar yalnızca aynı eylemin gerçekleşip gerçekleşmediğini gösterir. Bu tip kelimeler, zıt anlamlı olmaktan ziyade olumlu veya olumsuz halleri aynı fiilin ifade edilmesidir.
Yukarıdaki tanıma göre aşağıda verilen cümlelerin hangisinde zıt anlamlı kelimeler bir arada kullanılmamıştır?
A) Ofisindeki kapıları eskidiği için yenilerini yaptırmaya karar verdi.
B) Onunla yola çıkıp çıkmama konusunda kararsızlık içindeydi.
C) Büyük küçük herkesin ilgisini çekiyordu davranışlarıyla.
D) Bu ortamda ileri geri konuşmaman gerektiğini öğrenememişsin hala.
E) Onunla acı tatlı günlerimiz olduğu için unutamıyorum.
Yanıt: B (Çıkıp çıkmamak olumsuzluk ilişkisi kurmuştur.)
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “zıt anlamlı sözcükler” bir arada kullanılmamıştır?
A) Büyük insanların en önemli yönü, küçük işleri titizlikle yapabilme sabrını göstermeleridir.
B) Bir şeyin yanlış olduğunu bilmek, doğruyu öğrenmek için atılan bir adımdır.
C) Her iyi ve güzel şey, kötü ve çirkin şeyleri ortadan kaldırmaya yönelik bir adımdır.
D) Hayat inişli ya da çıkışlı olabilir, önemli olan başarıdan vazgeçmeden devam etmektir.
E) İnsanların hakkında ne düşündüklerini önemsemezsen mutlu olabilirsin.
Yanıt: E
Karşıt Anlamlı Sözcükler Çözümlü sorular:
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “Zıt Anlamlı Kelimeler” bir arada kullanılmamıştır?
A) Dondurucu soğukların ardından gelen sıcaklar herkesi mutlu etmişti.
B) Merdivenleri inip çıkmakta zorlanmaya başlamıştım.
C) Bizim evin geleni gideni her zaman çok olur.
D) Davete katılma veya katılmama kararını ben veremem.
E) Temiz kirli demeyip bütün tabakları makineye attı.
Çözüm: A’da soğuk-sıcak, B’de inip-çıkmak, C’de gelen-giden, E’de temiz-kirli sözcükler zıt anlamlı kelimelerdir. D seçeneğinde kullanılan katılma-katılmama sözcükleri zıt anlamlı değildir. Katılmama sözcüğü, katılma sözcüğünün olumsuzudur.
“Bu iki ülke arasındaki ilişkiler, bir süre sonra gerginliğe dönüştü.” cümlesinde, “gerginlik” yerine aşağıdakilerden hangisi getirilirse cümle eskisine göre karşıt bir anlam kazanır?
A) Gevşeme B) Genişleme C) Bütünleşme D) Yakınlaşma E) Yumuşama
Çözüm:
Bu cümledeki yargının karşıt bir anlam kazanması için “gerginlik” sözcüğünün yerine onun zıt anlamlısı olan E’deki “Yumuşama” sözcüğü getirilmelidir.
Cevap E’dir.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde birbirleriyle Zıt Anlamlı Kelimeler yoktur?
A) Çok satış yaptı ama az kâr yaptı.
B) Sonunda aradığı kitabı buldu.
C) Çocuk önce ödevini yaptı, sonra top oynadı.
D) İzciler uzun yolu kısa zamanda aldılar.
(1992-FL)
Çözüm: A’daki “çok” ve “az”
C’deki “önce” ve “sonra”
D’deki “uzun” ve “kısa” sözcükleri Zıt Anlamlı Kelimelerdir.
B’de ise karşıt anlamlı sözcükler yoktur.
Cevap B’dir.
NOT: Karşıt anlamlılık daha çok sıfat ve eylemlerde olur:
doğru-yanlış, iyi-kötü, eski-yeni, yaşlı-genç, uzun-kısa, İnmek-çıkmak, gülmek-ağlamak, gelmek-gitmek.vb.
Zıt Anlamlı Kelimeler Tablosu Listesi PDF İndirmek için Tıklayın
Kelime |
Zıt Anlamlı Kelimler |
Acayip |
Normal / Sıradan |
Acemi |
Usta |
Acımasız |
Merhametli |
Açık |
Tatlı |
Açmak |
Kapatmak |
Aç |
Tok |
Açık |
Gizli / Kapalı / Koyu |
Açıkgöz |
Saf |
Açılış |
Kapanış |
Adi |
Kaliteli |
Ağır |
Hafif |
Ağla- |
Gül- |
Afacan |
Uslu |
Ahir |
Evvel |
Ak |
Kara |
Akıllı |
Aptal |
Aktif |
Pasif |
Akşam |
Sabah |
Alçak |
Yüksek |
Alçak gönüllü |
Kibirli |
Aleni |
Gizli |
Alıcı |
Satıcı |
Almak |
Vermek |
Alt |
Üst |
Amatör |
Profesyonel |
Amir |
Memur |
Ani |
Yavaş |
Anormal |
Normal |
Ardıl |
Öncül |
Arka |
Ön |
Artı |
Eksi |
Asgari |
Azami |
Asi |
İtaatkâr |
Asil |
Soysuz |
Ast |
Üst |
Aşağı |
Yukarı |
Ataerkil |
Anaerkil |
Atak |
Çekingen / Statik |
Ateist |
Teist |
Atılgan |
Çekingen |
Avantaj |
Dezavantaj |
Aydınlık |
Karanlık |
Aynı |
Farklı |
Ayrı |
Birlikte / Bitişik |
Az |
Çok |
Azami |
Asgari |
Bağımsız |
Tutsak / Esir / Bağımlı |
Bağlı |
Çözülmüş |
Barış |
Savaş |
Basit |
Karmaşık / Zor |
Başlamak |
Bitirmek |
Başlangıç |
Son / Bitiş |
Batı |
Doğu |
Bayat |
Taze |
Bayılmak |
Ayılmak |
Bekar |
Evli |
Benzer |
Farklı |
Bilge |
Cahil |
Bilinçli |
Bilinçsiz |
Birey |
Toplum |
Bol |
Dar |
Bolluk |
Kıtlık |
Borç |
Alacak |
Boş |
Dolu |
Boylam |
Enlem |
Bölme |
Çarpma |
Budala |
Zeki |
Bulanık |
Duru |
Büyük |
Küçük |
Cahil |
Bilgili |
Canlı |
Cansız / Ölü |
Cenk |
Barış / Sulh |
Cevap |
Soru |
Cesur |
Korkak |
Ceza |
Ödül |
Cılız |
Şişman / Gürbüz |
Ciddi |
Şakacı / Komik |
Cimri |
Eli açık / Cömert |
Çabuk |
Yavaş |
Çağdaş |
Geleneksel |
Çalışkan |
Tembel |
Çare |
Dert |
Çarpık |
Düzgün |
Çarpım |
Bölüm |
Çekmek |
İtmek |
Çevik |
Hantal |
Çıkış |
Giriş |
Çıkmak |
İnmek |
Çıkarma |
Toplama |
Çıkarmak |
Sokmak |
Çıplak |
Giyinik |
Çift |
Tek |
Çocuksu |
Yetişkin |
Çoğul |
Tekil |
Çözüm |
Sorun |
Çukur |
Tümsek |
Çürük |
Sağlam |
Dağınık |
Düzenli |
Dahil |
Hariç |
Daimi |
Geçici |
Dalgalı |
Durgun |
Dar |
Geniş |
Dar |
Bol |
Dargın |
Barışık |
Davalı |
Davacı |
Değerli |
Adi / Değersiz |
Değişken |
Sabit |
Deniz |
Kara |
Derin |
Sığ |
Derin |
Yüzeysel |
Dert |
Derman |
Dezavantaj |
Avantaj |
Dış |
İç |
Dışarı |
İçeri |
Dik |
Eğri / Eğik |
Dikey |
Yatay |
Dikit |
Sarkıt |
Dikkatli |
Dalgın |
Direkt |
Dolaylı |
Diri |
Ölü |
Dişil |
Eril |
Doğal |
Yapay |
DOĞRU |
YANLIŞ |
DOĞRU |
Eğri |
Doğum |
Ölüm |
Doğurgan |
Kısır |
Dolaylı |
Doğrudan / Direkt |
Dolu |
Boş |
Donuk |
Parlak / Keskin |
Dost |
Düşman |
Dua |
Beddua |
Dur |
Git |
Dün |
Bugün |
Dürüst |
hileci düzenbaz şarlatan |
Düş |
Gerçek |
Düşman |
Dost |
Düşük |
Yüksek |
Düzenli |
Karışık |
Düz |
Eğri |
Edilgen |
Etken |
Efendi |
Köle |
Eğik |
Dik |
Eğri |
DOĞRU |
Ekmek |
Biçmek |
Eksik |
Tam / Fazla |
Eksilmek |
Artmak |
El |
Yabancı |
Elit |
Sıradan |
En |
Boy |
Enteresan |
Sıradan |
Eril |
Dişil |
Erkek |
Kadın |
Erken |
Geç |
Esas |
İkincil |
Esir |
Hür |
Eski |
Yeni |
Esnek |
Katı |
Etkili |
Etkisiz |
Etkin |
Pasif |
Evcil |
Yabani |
Evet |
Hayır |
Evrensel |
Yerel / Yöresel |
Evvel |
Sonra |
Ezeli |
Ebedi |
Fahiş |
Ucuz |
Fakir |
Zengin / Varlıklı |
Fani |
Kalıcı |
Farklı |
Benzer / Aynı |
Faşist |
Demokrat |
Faydalı |
Zararlı |
Fazla |
Eksik / Az |
Fırtınalı |
Sakin |
Gaddar |
Merhametli |
Gafil |
Uyanık |
Galip |
Mağlup |
Gayriresmi |
Resmi |
Gece |
Gündüz |
Geçici |
Kalıcı |
Gelecek |
Geçmiş |
Gelir |
Gider |
Gelişmiş |
Geri |
Genç |
Yaşlı |
Genel |
Özel / Spesifik |
Geniş |
Dar |
Gerçek |
Yalan / Sahte |
Gerekli |
Gereksiz |
Geri |
İleri |
Gevşek |
Sıkı |
Girinti |
Çıkıntı |
Giriş |
Çıkış |
Gizli |
Açık / Görünür |
Gökyüzü |
Yeryüzü |
Göreceli |
Mutlak / Nesnel |
Görünmez |
Görünür |
Göçebe |
Yerleşik |
Götürmek |
Getirmek |
Gurbet |
Sıla |
Güçlü |
Zayıf |
Gülmek |
Ağlamak |
Güleryüzlü |
Somurtkan |
Günah |
Sevap |
Güney |
Kuzey |
Gündüz |
Gece |
Gür |
Seyrek |
Gürültülü |
Sükunet / Sessizlik |
Güvenli |
Güvensiz |
Güzel |
Çirkin |
Hafif |
Ağır |
Hakaret |
İltifat |
Hakikat |
Yalan |
Haklı |
Haksız |
Halef |
Selef |
Ham |
Olgun |
Haram |
Helal |
Hariç |
Dahil |
Harp |
Barış / Sulh |
Hasım |
Dost |
Hatırlamak |
Unutmak |
Hayal |
Gerçek / Realite |
Hareketli |
Hareketsiz |
Hatırlamak |
Unutmak |
Hayır |
Şer |
Hazır |
Ismarlama |
Helal |
Haram |
Hep |
Hiç |
Hepsi |
Hiçbiri |
Herkes |
Hiç kimse |
Hesaplı |
Pahalı |
Hezimet |
Zafer |
Hırçın |
Uysal |
Hızlı |
Yavaş |
Hiciv |
Övgü, Methetmek |
Hoş |
Sevimsiz |
Hücum |
Rücu / Geri Çekilme |
Hür |
Esir / Mahkum / Köle / Tutsak |
Hürriyet |
Esaret |
Hüzün |
Sevinç |
Irak |
Yakın |
Isıtıcı |
Soğutucu |
Islak |
Kuru |
Issız |
Kalabalık |
İç |
Dış |
İçeri |
Dışarı |
İçten |
Yapmacık |
İhtiyar |
Genç |
İleri |
Geri |
İletken |
Yalıtkan |
İlgili |
İlgisiz |
İlginç |
Sıkıcı / Sıradan |
İlk |
Son |
İlkel |
Çağdaş / Uygar / Modern |
İnce |
Kalın |
İndirim |
Zam |
İniş |
Çıkış |
İnmek |
Çıkmak |
İnşa |
Yıkım |
İsteğe Bağlı |
Zorunlu |
İsteğe Bağlı |
Mecburi |
İsyan |
İtaat |
İthalat |
İhracat |
İtici |
Çekici |
İyi |
Kötü |
İyimser |
Kötümser |
Kaba |
İnce / Zarif / Kibar |
Kabarık |
Düz |
Kalabalık |
Tenha / Issız |
Kalıcı |
Geçici |
Kaliteli |
Niteliksiz |
Kalkık |
İnmiş |
Kamu |
Özel |
Kamusal |
Şahsi |
Kapalı |
Açık |
Kapsamlı |
Sınırlı |
Kâr |
Zarar / Ziyan / Kayıp |
Kara |
Beyaz / Ak |
Karışık |
Basit |
Karmaşık |
Düzenli |
Karşıt Anlam |
Eş Anlam / Anlamdaş |
Kart |
Körpe |
Katı |
Sıvı / Esnek / Yumuşak |
Kaybetmek |
Bulmak |
Kazanç |
Zarar |
Keder |
Neşe |
Kesin |
Olası / Şüpheli / Belirsiz |
Keskin |
Kör / Donuk |
Kısa |
Uzun |
Kısa Vadeli |
Uzun Vadeli |
Kısır |
Verimli / Doğurgan / Üretken |
Kış |
Yaz |
Kıt |
Bol |
Kıtlık |
Bolluk |
Kıvanç |
Utanç |
Kibar |
Kaba |
Kirli |
Temiz |
Kolay |
Zor |
Konmak |
Uçmak |
Konuşmak |
Susmak |
Korkak |
Cesur |
Körpe |
Kart |
Kötü |
İyi |
Kurtuluş |
Esaret |
Kuru |
Yaş / Islak / Nemli |
Kurnaz |
Saf |
Kuvvetli |
Güçsüz |
Kuzey |
Güney |
Küçük |
Büyük |
Küsmek |
Barışmak |
Lazım |
Gereksiz |
Legal |
Yasa dışı / İllegal |
Lezzetli |
Tatsız / Nahoş |
Maddi |
Manevi |
Mağlup |
Galip |
Manevi |
Maddi |
Masum |
Suçlu |
Mat |
Parlak / Keskin |
Mecburi |
İsteğe Bağlı |
Meçhul |
Belli |
Medeni |
İlkel |
Memnu |
Legal / Meşru / Yasal |
Mert |
Namert |
Mesafeli |
Samimi |
Milliyetçi |
Evrenselci |
Minimum |
Maksimum |
Modern |
Klasik / Geleneksel |
Muhalif |
Yandaş |
Mutlu |
Mutsuz / bedbaht |
Nazik |
Kaba |
Negatif |
Pozitif |
Nemli |
Kuru |
Net |
Belirsiz |
Neşeli |
Üzgün / Kederli |
Nominal |
Reel |
Objektif |
Sübjektif |
Oğlan |
Kız |
Olağanüstü |
Sıradan |
Olgun |
Çiğ / Çocuksu / Ham |
Menfi |
|
Müsbet |
|
Onamak |
Tasvip Etmemek, Yadsımak |
Onarmak |
Bozmak |
Onaylamak |
Reddetmek |
Onurlu |
Onursuz |
Orijinal |
Kopya / Taklit |
Otantik |
Sahte |
Oturmak |
Kalkmak |
Ödül |
Ceza |
Ölü |
Diri |
Ölüm |
Yaşam |
Ön |
Arka |
Önce |
Sonra |
Öncü |
Takipçi |
Önemli |
Önemsiz |
Övgü |
Yergi |
Övmek |
Yermek / Eleştirmek |
Öz |
Üvey |
Özel |
Genel / Kamu / Resmi |
Özgür |
Esir / Mahkum / Köle |
Öznel |
Nesnel |
Pahalı |
Ucuz |
Parlak |
Mat |
Pasif |
Aktif |
Perakende |
Toptan |
Peşin |
Veresiye |
Pinti |
Eli açık / Cömert |
Planlı |
Plansız |
Pozitif |
Negatif / Eksi |
Profesyonel |
Amatör |
Rahat |
Huzursuz, sıkıntılı, yorucu |
Rasyonel |
İrrasyonel |
Reel |
Nominal |
Resmi |
Gayriresmi |
Ret |
Kabul |
Ricat |
Hücum / Saldırmak |
Romantik |
Realist |
Rutubetli |
Kuru |
Sabah |
Akşam |
Sabırlı |
Sabırsız |
Sabit |
Değişken |
Sade |
Süslü / Gösterişli / Görkemli |
Sağ |
Sol |
Sağ |
Ölü |
Sağlam |
Çürük |
Sağlıklı |
Hasta |
Sakin |
Telaşlı |
Saldırı |
Savunma |
Samimi |
Mesafeli |
Sarkıt |
Dikit |
Satış |
Alış |
Satıcı |
Alıcı |
Savaş |
Barış |
Saydam |
Kesif / Opak |
Seçkin |
Sıradan |
Sert |
Yumuşak |
Sessiz |
Gürültülü |
Sevap |
Günah |
Sevinmek |
Üzülmek |
Seyrek |
Yoğun |
Sıcak |
Soğuk |
Sığ |
Derin |
Sık |
Seyrek |
Sıkı |
Gevşek |
Sıkıcı |
İlginç / iç açıcı |
Sınırlı |
Geniş / Sınırsız |
Siyah |
Beyaz |
Sol |
Sağ |
Somurtkan |
Güleryüzlü / Güleç |
Somut |
Soyut |
Son |
İlk / Baş |
Sonlu |
Sonsuz |
Sonra |
Önce |
Soru |
Yanıt / Cevap |
Sorun |
Çözüm |
Soyut |
Somut |
Sözel |
Sayısal |
Spesifik |
Genel |
Standart |
Özel |
Sulak |
Kurak |
Suçlu |
Masum |
Susmak |
Konuşmak |
Sübjektif |
Objektif |
Süratli |
Yavaş |
Sürekli |
Geçici |
Süslü |
Gösterişsiz / Sade |
Şahsi |
Kamusal |
Şark |
Garp |
Şaşkın |
Düşünceli / Odaklanmış |
Şehirli |
Köylü |
Şer |
Hayır |
Şişman |
Zayıf |
Taban |
Tavan |
Tam |
Eksik / Yarım |
Tatlı |
Acı |
Tavan |
Taban |
Taze |
Bayat |
Tekil |
Çoğul |
Tembel |
Çalışkan |
Temiz |
Kirli |
Tenha |
Kalabalık |
Ters |
Düz |
Tertipli |
Dağınık |
Tok |
Aç |
Toplama |
Çıkarma |
Tutarlı |
Çelişkili / Dengesiz |
Tutucu |
İlerici / Yenilikçi / Serbest |
Tutsak |
Özgür |
Tutumlu |
Savurgan |
Tüm |
Kısmi |
Tümsek |
Çukur |
Ucuz |
Pahalı |
Unutmak |
Anımsamak |
Uslu |
Yaramaz |
Usta |
Acemi |
Uyanık |
Uykulu |
Uygun |
Elverişsiz, yakışıksız, aykırı |
Uysal |
Dik başlı |
Uyumlu |
Aykırı |
Uyumak |
Uyanmak |
Uzak |
Yakın |
Uzun |
Kısa |
Uzun Vadeli |
Kısa Vadeli |
Ücretli |
Bedava |
Üretmek |
Tüketmek |
Ürkek |
Cesur |
Üst |
Alt |
Üvey |
Öz |
Üzüntü |
Sevinç |
Vahşi |
Evcil |
Var |
Yok |
Varlıklı |
Fakir / Yoksul |
Vekil |
Asil |
Vermek |
Almak |
Verimli |
Kısır |
Yabancı |
Yerli / Tanıdık |
Yabani |
Evcil |
Yadsımak |
Kabul Etmek |
Yakın |
Uzak |
Yakışıklı |
Çirkin |
Yalan |
DOĞRU |
Yalancı |
Dürüst |
Yalın |
Süslü |
Yalıtkan |
İletken |
Yandaş |
Muhalif |
Yanıt |
Soru |
YANLIŞ |
DOĞRU |
Yanmak |
Sönmek |
Yansız |
Taraflı |
Yapay |
Doğal |
Yapım |
Yıkım |
Yaramaz |
Uslu |
Yarar |
Zarar |
Yaren |
Yabancı |
Yaş |
Kuru |
Yaşlı |
Genç |
Yatay |
Dikey |
Yavaş |
Hızlı |
Yaz |
Kış |
Yazmak |
Silmek |
Yeni |
Eski |
Yenilikçi |
Muhafazakar |
Yenilgi |
Galibiyet |
Yerel |
Genel |
Yerli |
Yabancı |
Yermek |
Övmek |
Yetenekli |
Dirayetsiz Kabiliyetsiz Yeteneksiz |
Yeterli |
Yetersiz |
Yetersiz |
Yeterli |
Yıkıcı |
Yapıcı |
Yırtıcı |
Evcil |
Yiğit |
Korkak |
Yoğun |
Seyrek |
Yok |
Var |
Yoksul |
Varlıklı |
Yokuş |
İniş |
Yorgun |
Zinde / Dinç |
Yukarı |
Aşağı |
Yumuşak |
Sert / Katı |
Yüksek |
Alçak |
Yüzeysel |
Derin |
Yüzükoyun |
Sırtüstü |
Zam |
İndirim |
Zarar |
Yarar / Kâr |
Zarif |
Kaba |
Zayıf |
Güçlü / Şişman |
Zemin |
Tavan |
Zengin |
Fakir / Yoksul |
Ziyan |
Kazanç |
Zor |
Kolay |
Zorlu |
Kolay |
Zorunlu |
Gönüllü İsteğe Bağlı |
Züğürt |
Zengin / Varlıklı |