EŞREF

(1847-1912)
Şâir. Gelenbe’de doğdu. Babası Hacı Hafız Mustafa Hoca’dır. Manisa’da Hâtuniye Medresesi’nde Arapça ve Fars­ça, özel hocalardan tarih ve matematik dersleri aldı. Mani­sa’da memurluk, Akhisar ve Alaşehir’de mal müdürlüğü, kaymakam vekilliği yaptı. 1897’de Fatsa Kaymakamı oldu. Çeşitli ilçelerde kaymakamlık yaptı. 1902’de siyasî suçlu olarak tutuklandı, sonra bir yıl hapse mahkûm edildi. Tahli­ye edildikten sonra Mısır’a kaçtı (1904). Oradan Avrupa’ya geçerek gazete çıkardı (Curcuna, Zuhur). Meşrûtlyet’in ilâ­nından sonra İstanbul’a geldi. Adana Vali muavini oldu. 1909’d a azledildi. Kırkağaç’ta, Bahçıvan Pazarı’nda öldü.
Eşref, sâde hiciv şiirleri yazan bir şâirdir. Bu şiirlerde di­van edebiyatı nazım şekillerinden kıt’a, gazel ye muham­mes şekillerini, aruz veznini ve dîvan edebiyatı dilini kullan­mıştır. Hicivlerinde halk tabirleri, küfürler, bâzan müsteh­cen sözler vardır. Hürriyet ve anayasa fikirlerini savunmuş istibdadı şiddetle eleştirmiştir. Korkusuzca söyleyişleri ile hiciv şiirimizin en güçlü örneklerini vermiştir.

Eserleri:

 1. Deccal (2 kitap, 1904,1907), 2. Istimdâd (1906), 3. Şah ve Pâdişâh (1908), 4. Hasbıhâl Yahut Eşref ve Kemâl (1908), 5. İran’da Yangın Var (1908).

[Hayatını oğlu Mustafa Satım, “Meşhur Şâir Eşrefin Hayâtı, 1943” adlı kitapta an­lattı.]

Düşüncelerinizi Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir