Dilin İşlevleri

Dilin İşlevleri Nelerdir? Dilin Göndergesel İşlevi Dilin, iletiyi olduğu gibi ifade etmesi/anlaşılması için kullanılmasına denir. Bu, başka bir ifadeyle dilin bilgi verme işlevidir. Bu işlevde kullanılan sözcükler genellikle gerçek anlamda (temel anlam) kullanılır. ─ Kulübenin kapısında üstü başı perişan durumda bir ihtiyar belirdi. ─ Bu ay, enflasyon 1.02 puan daha geriledi. ─ Edebiyat dersinden çok […]...

Serbest Ölçü

Serbest Vezin Nedir? Serbest Ölçü Hakkında Kısaca Özet Bilgi Vezni ve kafiyesi serbest olan, önceden belirlenmiş bir kalıbı olmayan serbest nazım şiirleridir. Tanzimat’tan sonra seyrekçe ve yirminci asırdan itibaren sıkça görmeye başladığımız serbest şiirler, vezin ve kafiye bağlarından kurtulan şiir örnekleridir. Batı edebiyatından aldığımız serbest vezin uygulaması, Türk edebiyatında aruz ölçüsü ve hece ölçüsünün standardı […]...

Marksist Eleştiri Kuramı

Marksist Eleştiri Kuramı Nedir? Marksist Eleştiri Teorisi Hakkında Kısaca Özet Bilgi Marksist eleştiri, bir felsefi ve ekonomik teori olan Marksizm’e dayanır; Karl Marks ve Frederic Engels, Marksist felsefenin kurucularıdırlar. Karl Marks ve Frederic Engels, daha önce felsefede ve iktisat ilminde söz edilen alt yapı ve üst yapı adıyla cemiyeti ikiye ayırma anlayışını ve artık değer […]...

Hermenötik Eleştiri Kuramı

Hermenötik Eleştiri Kuramı Teorisi Nedir Hakkında Kısaca Özet Bilgi Yorumbilgisi adı verilen bu metoda göre, her sanat eseri, bir yorumlama sanatı olan Hermenötik ile yorumlanabilir. Bir rivayete göre Mısır’da görüldüğü, bir başka anlayışa göre de Yunan kültürü içinde geliştiği iddia edilen bu metot, doğu ile batının bütün ortak birikimlerini değerlendirir. Hermenötik, Yunan mitolojisine göre, İlahî […]...

Sosyolojik Eleştiri Kuramı

Sosyolojik Eleştiri Kuramı Nedir Hakkında Kısaca Özet Bilgi Edebî eserin fonksiyonundan yola çıkan, onu toplum açısından değerlendiren bir anlayıştır. Bu metoda göre sanat eseri, sosyal hayat içerisinde bir eleman olarak değerlendirilmelidir. İstese de istemese de sosyal hayattan örnekler alarak eser oluşturan ve bu eseri sosyal hayata yansıtan sanatçının kendisi de sosyal hayatın bir parçasıdır. Sosyal […]...

Japon Edebiyatı

Japon Edebiyatının Tarihi Oluşumu ve Genel Özellikleri Yaklaşık 2000 yıllık bir geçmişe sahip Japon edebiyatı, tarihsel süreçteki ilk dönem­lerde, Çin kültür hayatının tesirinde kalmıştır. Budizm inancının etkisiyle de Hint kültü­ründen nispeten etkilenmiş, sonraki dönemlerde sanatkârların kendi özlerine dönerek yazdığı eserler vesilesiyle özgün bir edebiyat oluşmuştur. 19. yüzyıldan itibaren de sana­yileşen dünyanın etkisiyle, batı kültür ve […]...

Mısır Edebiyatı

Eski Dönem Mısır Edebiyatının Genel Özellikleri Mezopotamya’daki birikimi alarak kendisinden sonra gelen pek çok medeniyete yeni terkipler oluşturan ve ortaya koyduğu eserlerle bugün dahi araştırmaların konusu olan Mısır medeniyeti, dünya tarihinde yaklaşık 7000 yıllık bir geçmişe sahiptir. Antik dönemde, kıta bevleri ve rasathanelerinde bünyesinde bulunduğu, gelişmiş bir medeniyet kurmuşlardır. Tarihte iz bırakmış birçok medeniyette olduğu […]...

Tarihi Eleştiri Kuramı

Tarihi Eleştiri Kuramı Nedir? Hakkında Kısaca Özet Bilgi Bir eseri, özellikle geçmiş yıllarda yazılmış olanları, anlayabilmek ve onu tahlil edebilmek için eserin yazıldığı dönemin bütün şartlarını; daha önceki gelişmeleri ve eserin yazılmasından sonraki, eserle ilgili her faktörü değerlendirmek esasına dayanan bir görüştür. Eserin tarihî gelişme içinde sosyal, siyasi, ekonomik, kültürel vb. platformları incelenerek bunlardan hangilerinin […]...

Yansıtma Teorileri

İdealar ve Yansımalar Edebiyat teorilerinin dayanak noktası, varlık ile ilgili ilk yorumların dayanak noktasına bağlı olarak gelişir. Ontolojik bakış açısına göre, insanoğlu evvela “Hayat ve varlık nedir, insan ve eşya nedir, aralarında nasıl bir alâka vardır? Niçin bu dünyadayız? Doğum ve ölüm nedir? Niçin vardır? İnsan ve kâinat ilişkisi nasıl kurulmuştur? Varlığı kim kurmuştur? Yaratıcı, […]...

Fenomenolojik ve Dogmatik Kuram

Fenomenolojik Kuram Teori Nedir Hakkında Kısaca Özet Bilgi Bir felsefî akım olan fenomenoloji, “duyularla algılanan şey olan fenomen” ile ilgilenir. Edmund Husserl ve Heidegger, felsefedeki akımın en önemli temsilcileridir. Fenomen, “görünen nesne” demektir. Görünenden öte bir şey aramak doğru değildir. Edebiyat, bir fenomendir. Edebiyat nasıl görünüyorsa, incelemecinin karşısına nasıl çıkıyorsa öyledir. (…) Mevcut olanın ötesini […]...

Yeni Türk Edebiyatının Kaynakları

Batı Etkisindeki Türk Edebiyatının Kaynakları Nelerdir ? Sanat dallarının en önemli kaynağı varoluştur, hayatın ta kendisidir. Evrendeki eşyaya ve oluşa hayranlık duyarak veya tepkiler göstererek, kabullendiğini veya reddettiğini ifade ederek ama kesinlikle var oluşun kanunlarına uyum sağlayarak şuurlu bir tercihle sanat eseri meydana getiren varlık da insandır. Yeni Türk Edebiyatı’nın kaynaklarını düşünürken “Bir edebiyatın kaynağı […]...

Tanzimat Öncesi Dönem Edebiyatımız

1839’a Kadar Türk Edebiyatına Kısa Bir Bakış İrfan ve zihniyet dünyamızda yenilikler olurken asrın kuvvetli divan şairleri de etkilerini sürdürüyordu. Enderunlu Vasıf, Keçecizade İzzet Molla, Leskofçalı Galip, Hersekli Arif Hikmet, Koniçalı Avni, Akif Paşa gibi şâirler bir kısım yeni hayaller taşımakla birlikte klasik divan edebiyatımızın genel özelliklerini devam ettiriyorlardı. On dokuzuncu asırda eser veren Tanzimatçı […]...

Yeni Türk Edebiyatının Tarihi Gelişimi

Yeni Türk Edebiyatına  Genel Bir Bakış Türk edebiyatında, batılı edebiyatlarda görülen edebî toplulukların aynısı yoktur. Türk edebiyatı bir bütündür, onu; devir, dönem veya gruplara bölerek incelemek bir eğitim mecburiyetidir. Tanzimat’ın ilanından sonraki Türk edebiyatının başlangıcı için 3 Kasım 1839 gibi bir tarih verilmesi, siyasi boğumlanmayla kronolojik edebiyat tarihi anlayışı açısından isimlendirmenin mantığına uygun görünmektedir. Bu yüzden […]...

Yeni Türk Edebiyatının Oluşmasının Temelleri

Yeni Türk Edebiyatının Oluşmasının Temelleri Her asrın edebî özellikleri eser, devir ve cemiyet ilişkileri farklıdır ve tıpkı sanat eserinin orijini gibi eserin oluştuğu zemin de özgün bir (tarihî, siyasi, sosyal…) ortamdır. Bu düşünceyi reddetmemekle birlikte 19 ve 20. asırların özel bir benzerliği vardır. Bu asırlardaki bazı olaylar, bir kısım sosyal girişimlerin başlangıç aşamasında yaşanması bakımından […]...

İran Edebiyatı

İran (Fars) Edebiyatı Tarihi Şiir ve Edebiyat Geleneği Hakkında İran edebiyatının kökleri yaklaşık 2500 yıl öncesine kadar gitmektedir. Bu tarihsel süreçte, özellikle Orta Asya ve Mezopotamya coğrafyalarında kurulan devletler ile karşılıklı kültürel ilişkiler yaşanmıştır. İslam dininin kabul edilmesinden önce ve sonra olarak genel anlamda iki döneme ayrılarak tarihi seyrini sürdürmüştür. Fars kültüründeki şiir türü, kökleri […]...

Serveti Fünun Dergisinin Kapatılması ve Edebiyatımızda Oluşan Boşluk

Servet-i Fünun Dergisinin Kapanışı Servet-i Fünun dergisi, 1896 ile 1901 yılı arasında şiir, hikaye (öykü), roman, edebiyat araştırmaları, tenkit vb. türlerdeki neşriyatına beş yıl devam etti. 1901 yılının Ekim ayında Hüseyin Cahit’in Fransız İhtilali’nden bahseden bir yazısı üzerine dergi kapandı, topluluk da dağıldı. Bu tarihten sonra topluluğun üyeleri, eserlerini münferit olarak yayımladılar. Servet-i Fünun Edebiyatı’nın […]...

İsrail ve İbrani Edebiyatı

İsrail Edebiyatının Dönemleri Nelerdir? İsrail edebiyatının kökeni, kuruluşuna değil Avrupa ve Amerika kıtalarına yayılan ve İbrani edebiyatını sürdüren, kendilerinden önceki diasporanın oluşturduğu kültürel birikime dayanır. İsrail edebiyatında üç farklı edebi akımlar şunlardır: 1) Palmah Kuşağı Akımı İsrail edebiyatının ilk devresini oluşturur. 1940’larda Hitler ve ardından İngilizlere karşı oluşturulan birlikleri ifade eden kuşağın edebiyatıdır. Orta doğuda […]...

Afrika Edebiyatı

Geleneksel Edebiyat Afrika Edebiyatı 1) Sözlü Afrika Edebiyatı Afrika kültüründe sözlü anlaşma ve edebî yapının oldukça önemli bir yeri vardır. Toplum hayatını düzene sokan temel iletişim, sözlü yapı üzerinden sürdürülür. Bu kültür içerisinde, toplumsal fonksiyonu sözlü kültürü aktarmak ve korumak olan özel kişiler vardır. Bu özel kişiler, geleneklerden gelen kültürel birikimi ve soylarının övülecek hususiyetlerini […]...

Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatının Oluşumu

Cumhuriyet Döneminin Değerlendirilmesi  Cumhuriyet’ten sonraki değişiklikleri değerlendirebilmek ve çok geniş bir değerlendirme zemininden kurtulabilmek için konumuzu sınırlandırmak gerekir. Sanat eserleri hakkında yapılan çalışmalar, eğer medeniyet tarihinin bir malzemesi olacaksa en başta insan unsurunu ele almak icap eder (gerekir). Bunun yanında edebiyat-insan-cemiyet kavramalarının, değişen insan ve değişen cemiyet şemsiyesi altında yorumlanması mümkün olmalıdır. Mazmundan mefhuma giden, […]...

Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatında Aydın Tipi ve İnsan Motifi

Cumhuriyet Edebiyatında “Münevver Aydın Tipi ve İnsan Motifi” 1923’ten sonra oluşan münevver insan tipi, kültür değişimine bağlı olarak bir takım değişiklikler kazanmıştır. Bu değişimin ölçütü, halkın gelenekleri ile sanatkârların estetik yorumlarında, aydınların tavırlarında ve nihayet devlet politikaları ile oluşan tercihlerde aranmalıdır. Aydın prototipleri çizilirken bu husus çok büyük önem taşıyacaktır. Asırlarca alplerde, erenlerde, din adamlarında, […]...